min el huzni - hüzünden

  
Abdulbaki Gölpınarlı Ve onlardan yüz çevirdi de ey beni tükenmez, sonu gelmez kederlere salan Yûsuf demeye başladı ve kederden gözleri ağardı ve artık derdini yutmaktaydı o.
Abdullah Parlıyan Ya'kub onlardan yüz çevirdi ve “Ey Yûsuf üzerindeki sıkıntılarım! Neredesiniz? Bu da üzerine tuz biber oldu” dedi. Acısını yutkunuyordu, gözlerine üzüntüsünden ak düştü.
Adem Uğur Onlardan yüz çevirdi, "Ah Yusuf'um ah!" diye sızlandı ve kederini içine gömmesi yüzünden gözlerine boz geldi.
Ahmed Hulusi Onlardan yüz çevirdi ve hüzünden iki gözü beyazlaşmış olduğu hâlde: "Yazık ettiniz Yusuf'a!" dedi. . . Artık O, kederini hazmetmeye çalışan biriydi.
Ahmet Tekin Onlardan uzaklaştı.'Ah! Yûsuf’un üzüntüsü yüreğimi yakıyor!' diye sızlandı. Kederini içine atması yüzünden gözlerine boz indi.
Ahmet Varol Yüzünü onlardan çevirdi ve: 'Ah Yusuf'a olan tasam!' dedi. Üzüntüden gözleri ağardı. (Bununla beraber) kederini yutkunuyordu.
Ali Bulaç Ve onlardan yüz(ünü) çevirdi ve: "Ey Yusuf'a karşı (artan dayanılmaz) kahrım" dedi ve gözleri üzüntüsünden (ağardıkça) ağardı. Ki yutkundukça yutkunuyordu."
Ali Fikri Yavuz Yakup, oğullarından yüzünü çevirdi de: “- Ey Yûsuf’un ayrılığı ile bana gelen hüzün!” dedi ve kederinden gözlerine ak düştü; artık derdini gizleyip duruyordu.
Ali Ünal Onlardan yüz çevirmiş, artık kendi halinde “Vah Yusuf! Neredesin Yusuf?” diyerek ağlıyor, sızlanıyordu. Üzüntüsünden ağlaya ağlaya gözlerine ak düştü ve görmez oldu. Oğullarına duyduğu kızgınlığı hiç belli etmiyor ve onu hep (bir diken yutar gibi) yutuyordu.
Bayraktar Bayraklı Onlardan yüz çevirdi ve “âh Yûsuf'um ah!” diye sızlandı. Kederini içine gömmesi yüzünden gözlerine boz/perde geldi.
Bekir Sadak Onlara sirt cevirdi, «Vah, Yusuf'a yazik oldu!» dedi ve uzuntuden gozlerine ak dustu. Artik acisini icinde sakliyordu.
Celal Yıldırım Ve onlardan yüzünü çevirip öfkesini yutarak için için (ağladı) da vah Yûsuf'a ! Diyerek üzüntüsünü dile getirdi ve üzüntüsünden gözlerine ak indi.
Cemal Külünkoğlu Ve (Yakub) onlardan yüzünü başka tarafa çevirerek: “Vah Yusuf'um vah!” diye sızlandı. Gözleri hüzünden ağarmıştı, buna rağmen acısını içine gömüyor, belli etmiyordu.
Diyanet İşleri (eski) (82-84) Onlara sırt çevirdi, 'Vah, Yusuf'a yazık oldu!' dedi ve üzüntüden gözlerine ak düştü. Artık acısını içinde saklıyordu.
Diyanet Vakfi Onlardan yüz çevirdi, «Ah Yusuf'um ah!» diye sızlandı ve kederini içine gömmesi yüzünden gözlerine boz geldi.
Edip Yüksel Onlardan yüz çevirdi ve, “Vah, yazık oldu Yusuf’a!“ dedi. Üzüntüden gözlerinde katarakt oluştu, acısını içine gömdü.
Elmalılı Hamdi Yazır Ve onlardan yüzünü çevirdi de, «ya esefâ alâ Yusüf» dedi ve huzünden gözlerine ak düştü artık yutkunuyor yutkunuyordu
Erhan Aktaş Onlardan yüz çevirdi. Ve “Vah! Vah! Yusuf’um!” dedi. Üzüntüden gözleri ağardı. Yutkundukça yutkunuyordu.
Gültekin Onan Ve onlardan yüz(ünü) çevirdi ve: "Ey Yusuf'a karşı (artan dayanılmaz) kahrım" dedi ve gözleri üzüntüsünden (ağardıkça) ağardı. Ki yutkundukça yutkunuyordu."
Hakkı Yılmaz Ve Ya‘kûb, onlardan yüz çevirdi. Ve “Vah Yûsuf'la olan hasretim vah!” dedi. Ve üzüntüden iki gözü bembeyaz oldu [sararıp soldu, derbederleşti]. Artık Ya‘kûb, yutkundukça yutkunan; derdini içinde tutan biri idi.
Harun Yıldırım Onlardan yüz çevirip: “Ey Yusuf’a karşı kahrım.” dedi ve kederinden gözlerine ak düştü. Artık o hüznünü açıklamayıp içinde saklıyordu.
Hasan Basri Çantay (Ya'kub) onlardan yüz çevirdi: «Ey Yuusufun üstünde (titreyen) tasam, (gel, şimdi tam senin gelmen zamanıdır)» dedi ve huzn-ü kederinden iki gözüne ak düşdü. (Bununla beraber) o, artık gamını tamamen yutmakda idi.
Hayrat Neşriyat Artık onlardan yüzçevirdi ve: 'Ah Yûsuf’(um)a ah!' dedi. Tâ kederden iki gözüne ak düştü. Öyle ki (kederini içinde tutup) yutkunan bir kimse oldu.
İbni Kesir Ve onlardan yüz çevirdi de: Vah, yazık oldu Yusuf'a, dedi ve üzüntüsünden gözleri ağardı. Artık üzüntüsünü içinde saklıyordu.
İskender Evrenosoğlu Ve onlardan yüz çevirdi ve: “Yusuf'a yazık oldu (vah yusuf)” dedi. Artık o üzüntüsünü sakladığı (kezim olduğu) halde hüzünden gözleri ağardı.
Kadri Çelik Ve onlardan yüz çevirdi, “Ah Yusuf'um, ah!” dedi ve üzüntüden gözlerine ak düştü. Ama o (çocuklarına sataşmayıp) öfkesini yenendi.
Mehmet Ali Eroğlu Sırt çevirdi onlardan ve inledi: Ey Yusuf'a duyduğum sonsuz gam ve keder Üzüntüm" dedi. Gözlerine acıdan ak düştü ve artık derdini içine atıp yutkunmuştur.
Mehmet Okuyan 85 (Oğulları:) “Allah’a yemin olsun: Sen hâlâ Yusuf’u anıyorsun. Sonunda ya perişan olacak ya da helak olanlardan olacaksın!” demişlerdi.
Muhammed Celal Şems (Böylece) onlardan yüz çevirdi ve (bir tarafa çekilerek,) “Ey (Rabbim!) Yusuf’a olan üzüntüm ile Sana yalvarıyorum,” (diye dua etmeye koyuldu.) Gözleri üzüntüden yaşlarla doldu. O, (kederini hep) gizlerdi.
Muhammed Esed Ve başını onlardan öteye çevirip: "Vah bana, Yusuf için vah bana!" dedi; ve içini dolduran hüzünden gözleri bulutlandı.
Mustafa Çevik 84-87 Sonra da Yakub üzüntüsünden bir kenara çekilip, “Vah Yusuf’um vah.” diye içini çekti ve evlatlarının üzüntüsünden gözlerine ak indi, etrafını göremez hale geldi, buna rağmen öfkesine hâkim olup, derdini içine gömdü. Onun bu halini gören oğulları babalarına: “Baba sen Yusuf diye diye sonunda kendini tüketecek, yataklara düşüp ölüp gideceksin.” deyince, Yakub da onlara dedi ki: “Ben derdimi, hüznümü sadece Allah’a arz ediyorum ve Allah’ın lütfu ile sizlerin bilmediklerinizi biliyorum, evlatlarım, şimdi siz gidip Yusuf ve kardeşi ile ilgili araştırma yapıp bilgi toplayın, sakın Allah’ın rahmetinden ümit kesmeyin, unutmayın ki Allah’ın rahmetinden ancak müşrik ve kâfir olanlar ümitlerini keserler.”
Mustafa İslamoğlu Ve içine kapandı, ve "Ey gam, ey Yusuf'a dair tasam!" diye inledi, ve kederden gözlerine ak indi; ve o tüm derdini içine gömdü.
Ömer Nasuhi Bilmen Ve onlardan yüz çevirdi. Ve, «Ey Yusuf'a teessüf!» dedi ve gözleri hüzünden dolayı bembeyaz kesildi. Artık teessürünü içine atıyordu.
Ömer Öngüt Onlardan yüz çevirdi. “Ey Yusuf'un üstüne titreyen üzüntüm. ” dedi. Üzüntüsünden gözlerine ak düştü, artık acısını içinde saklıyordu.
Şaban Piriş Onlara sırt çevirdi, -Vah, Yusuf’a yazık oldu! dedi ve üzüntüden gözlerine ak düştü. Artık acısını içinde saklıyordu.
Sadık Türkmen Onlardan yüzünü çevirdi ve dedi ki: “Ey Yusuf, üzerindeki endişem! Ah, Yusuf ah!” Hüzünden gözleri ağardı/görmez oldu! Acısını yutkunup duruyordu.
Seyyid Kutub Hz. Yakub, yüzünü başka tarafa çevirerek; 'Vah Yusuf'um vah!' diye inledi. Gözleri hüzünden ağarmıştı, buna rağmen acısını içine gömüyor, belli etmiyordu.
Suat Yıldırım Onlardan yüzünü çevirip öte tarafa dönerek ufuklara seslendi: "Ya esafâ alâ Yusuf! Nerdesin Yusuf! Nerdesin Yusuf!"Yusuf diye diye, üzüntüsünden gözlerine ak düştü. Yaptıklarından dolayı oğullarına duyduğu kızgınlığını da belirtmiyor, öfkesini yenmeye çalışıyordu.
Süleyman Ateş Ve yüzünü onlardan öteye çevirdi de: "Ey Yûsuf üzerindeki tasam (gel, gel, tam senin gelme zamanındır)!" dedi ve tasadan gözleri ağardı. (Acısını) yutkunuyor(açığa vurmamağa çalışıyor)du.
Süleymaniye Vakfı Onlara sırt çevirdi ve “Vah Yusuf’um vah!” dedi. Üzüntüden gözlerine ak düştü. Acısını içine gömmüştü.
Tefhim-ul Kuran Ve onlardan yüz(ünü) çevirdi ve: «Ey Yusuf'a karşı (artan dayanılmaz) kahrım» dedi ve gözleri üzüntüsünden (ağardıkça) ağardı. Ki yutkundukça yutkunuyordu.
Ümit Şimşek 'Vah Yusuf'um!' diyerek onlardan yüzünü çevirdi. Üzüntüden gözlerine ak düşmüştü; derdini içine atıp duruyordu.
Yaşar Nuri Öztürk Ve yüzünü onlardan öteye döndürdü de şöyle inledi: "Ey Yûsuf'a duyduğum gam, neredesin!" Ve kederden gözlerine ak düştü. Durmadan yutkunuyordu.