46 - Ahkâf suresi 15. âyet meali

وَوَصَّيْنَا الْإِنسَانَ بِوَالِدَيْهِ إِحْسَانًا حَمَلَتْهُ أُمُّهُ كُرْهًا وَوَضَعَتْهُ كُرْهًا وَحَمْلُهُ وَفِصَالُهُ ثَلَاثُونَ شَهْرًا حَتَّى إِذَا بَلَغَ أَشُدَّهُ وَبَلَغَ أَرْبَعِينَ سَنَةً قَالَ رَبِّ أَوْزِعْنِي أَنْ أَشْكُرَ نِعْمَتَكَ الَّتِي أَنْعَمْتَ عَلَيَّ وَعَلَى وَالِدَيَّ وَأَنْ أَعْمَلَ صَالِحًا تَرْضَاهُ وَأَصْلِحْ لِي فِي ذُرِّيَّتِي إِنِّي تُبْتُ إِلَيْكَ وَإِنِّي مِنَ الْمُسْلِمِينَ
Ve vassaynel insâne bi vâlideyhi ihsânâ(ihsânen), hamelethu ummuhu kurhen ve vadaathu kurhâ(kurhan), ve hamluhu ve fisâluhu selâsûne şehrâ(şehren), hattâ izâ belega eşuddehu ve belega erbaîne seneten kâle rabbi evzı’nî en eşkure ni’metekelletî en’amte aleyye ve alâ vâlideyye ve en a’mele sâlihan terdâhu ve aslıh lî fî zurriyyetî, innî tubtu ileyke ve innî minel muslimîn(muslimîne).
  
ve vassay-nâ ve vasiyet ettik
el insâne insana
bi vâlidey-hi onun anne ve babasıyla
ihsânen ihsanda bulunmak, iyi davranmak
hamelet-hu ona hamile kaldı
ummu-hu onun annesi
kurhen meşakkat, güçlük
ve vadaat-hu ve onu doğurdu
kurhen meşakkat, güçlük
ve hamlu-hu ve onun taşınması
ve fisâlu-hu ve onun sütten ayrılması
selâsûne otuz
şehren ay
hattâ izâ hatta olunca, olduğu zaman
belega erişti, ulaştı
eşudde-hu onun en kuvvetli çağı, erginlik çağı
ve belega ve erişti
erbaîne kırk
seneten yıla
kâle dedi
rabbi Rab
evzı'nî beni başarılı kıl
en eşkure benim şükretmem
ni'meteke ni'metlerine
elletî ki o
en'amte sen ni'met verdin
aleyye bana
ve alâ vâlideyye ve anne-babama
ve en a'mele ve amelde bulunmak
sâlihan Salih
terdâhu razı olacağı
ve aslıh ve ıslâh et
bana
fî zurriyyetî soyumu
innî muhakkak ki ben
tubtu tövbe ettim
ileyke sana
ve innî ve muhakkak ki ben
min el muslimîne (Allah'a) teslim olanlardan
   
Abdulbaki Gölpınarlı Ve biz, insana, anasına babasına iyilik etmesini emrettik; anası, onu zahmetle taşımıştır ve zahmetle doğurmuştur ve gebelik müddetiyle sütten kesilme müddeti, otuz ayı tutar; sonunda ergenlik çağına gelmiştir ve kırk yaşına ermiştir de demiştir ki: Rabbim, bana da, anama babama da verdiğin nîmetine karşı şükretmeyi nasîp ve müyesser et bana ve soyumdan gelenleri de doğru ve düzgün kişiler yap da hoşnut ol benden; şüphe yok ki tövbe ettim sana ve şüphe yok ki teslîm olanlardanım, emrine uyanlardanım ben.
Abdullah Parlıyan Ve biz insana ana ve babasına iyilik edip güzel davranmasını emrettik. Anası onu güçlük ve sıkıntıyla karnında taşıdı ve onu güçlük ve sıkıntıyla doğurdu. O çocuğun ana karnında taşınması ve sütten kesilme süresi otuz aydır. Nihayet tam olgunluğa erişip kırk yaşına vardığında; “Ey Rabbim!” der. “Bana da, ana babama da lütfettiğin nimetler için şükretmeyi, seni razı edecek iyi işler işlemeyi bana nasip et ve soyumdan gelenleri de doğru ve düzgün kişiler yap. Şüphesiz sana yönelip tevbe ettim ve ben sana boyun eğen müslümanlardanım.”
Adem Uğur Biz insana, ana-babasına iyilik etmesini tavsiye ettik. Annesi onu zahmetle taşıdı ve zahmetle doğurdu. Taşınması ile sütten kesilmesi, otuz ay sürer. Nihayet insan, güçlü çağına erip kırk yaşına varınca der ki: Rabbim! Bana ve ana-babama verdiğin nimete şükretmemi ve razı olacağın yararlı iş yapmamı temin et. Benim için de zürriyetim için de iyiliği devam ettir. Ben sana döndüm. Ve elbette ki ben müslümanlardanım.
Ahmed Hulusi Biz insana ana-babasına güzel davranmasını vasiyet ettik. Onun anası onu zahmetle taşımış ve zorlukla doğurmuştur. Onun taşınması ve onun sütten kesilmesi otuz aydır. . . Nihayet olgunluğa ulaşınca ve kırk seneye erişince dedi ki: "Rabbim. . . Bana ve ana-babama lütfun olan nimetlere şükretmemi, razı olacağın yararlı fiiller yapmamı nasip et. Benim zürriyetime de salâhı nasip et. . . Ben sana tövbe ettim ve muhakkak ki ben Müslimlerdenim!"
Ahmet Tekin Biz insana, anne ve babasına devamlı iyilik yapmayı, ihsanda bulunmayı, onlardan hiçbir şeyi esirgememeyi tekrar tekrar tavsiye ettik. Annesi onu binbir zahmetle karnında taşıdı. Acılar içinde doğurdu.Çocuğun ana karnında taşınmaya başlamasından, sütten kesilinceye kadar geçen süre otuz aydır. İnsan, onsekiz yaşına gelinceye kadar ana-babanın sorumluluğunda; otuzlu yaşların sonuna kadar ana-babaya da sıkıntısını yansıtarak hayatını sürdürür. Kırk yaşına gelince de:'Rabbim, bana ve ana-babama ihsan ettiğin, lütfettiğin nimetlerine şükretmemi, hâlis niyet ve amaçlarla, senin razı olacağın, İslâm esaslarını, İslâmî düzeni hayata geçirmemi, iş barışı içinde bilinçli, planlı, mükemmel, meşrû, faydalı, verimli çalışarak nimetin-ürünün bollaşmasını sağlamamı, yerinde, haklı çıkışlar yaparak, düzelmeye, iyiliğe, iyileştirmeye ön ayak olmamı, cârî-kalıcı hayırlar-sâlih ameller işlememi gönlüme ilham et, gazabını gerektirecek şeylerden uzak tut. Din ve dünya işlerinin, sosyal ilişkilerin, neslim içinde de düzgün ve geliştirilerek devamını sağla. Ben günah işlemekten vazgeçerek tevbe edip sana itaate yöneldim. Ben İslâm’ı yaşayan müslümanlardan biriyim.' der.
Ahmet Varol Biz insana anne babasına iyilik etmesini tavsiye ettik. Annesi onu güçlükle taşıdı ve güçlükle doğurdu. Taşınması ve sütten kesilmesi otuz ay sürer. Nihayet ergenlik çağına erip kırk yaşına varınca der ki: 'Rabbim! Beni, bana ve anne babama verdiğin nimete şükretmeye, senin hoşnut olacağın salih amel işlemeğe yönelt ve benim için soyumu da salih eyle. Şüphesiz ben sana tevbe ettim ve ben Müslümanlardanım.'
Ali Bulaç Biz insana, 'anne ve babasına' iyilikle davranmasını tavsiye ettik. Annesi onu güçlükle taşıdı ve onu güçlükle doğurdu. Onun (hamilelikte) taşınması ve sütten kesilmesi, otuz aydır. Nihayet güçlü (erginlik) çağına erip kırk yıl (yaşın)a ulaşınca, dedi ki: "Rabbim, bana, anne ve babama verdiğin nimete şükretmemi ve senin razı olacağın salih bir amelde bulunmamı bana ilham et; benim için soyumda salahı ver. Gerçekten ben tevbe edip Sana yöneldim ve gerçekten ben müslümanlardanım."
Ali Fikri Yavuz Biz insana, ana-babasına iyilik etmesini tavsiye ettik. Anası onu (karnında) zahmetle taşıdı; ve onu zahmetle doğurdu. Onun (ana karnında) taşınması ile sütten kesilme müddeti otuz aydır. (Hamlin en az müddeti altı ay ve sütten kesilme müddeti iki yıl ki, hepsi otuz ay eder). Nihayet insan kemaline (18-30 yaşlarına) erdiği ve kırk yaşına girdiği zaman şöyle demiştir: “- Ey Rabbim! Bana öyle ilham et ki, hem bana, hem de ana-babama ihsan buyurduğun nimetine şükredeyim; ve razı olacağın salih bir amel işliyeyim. Zürriyetim hakkında da benim için salâh hali nasib eyle. Çünkü ben tevbe edib sana döndüm; ve ben gerçek müslümanlardanım.”
Ali Ünal İnsana anne–babasına en güzel şekilde muamele etmesini önemle emrettik. Annesi onu nice zahmetlerle karnında taşımış ve yine nice zahmetlerle dünyaya getirmiştir. Onun annesinin karnında taşınma ve sütten kesilinceye kadar emzirilme süresi otuz aydır. Nihayet o (iyiliğe kilitlenmiş insan) gücünü–kuvvetini bulup, sonra kırk yaşına girince “Rabbim” der, “beni, bana ve anne– babama bahşettiğin nimetlerine şükretmeye ve Sen’in razı olacağın sağlam, doğru, yerinde ve ıslaha yönelik işler yapmaya yönelt; ayrıca bana, (benim anne–babama davrandığım gibi) iyi davranacak salih bir nesil nasip eyle! Sen’in kapına yöneldim ve ben bütün varlığıyla Sana teslim olanlardanım.”
Bayraktar Bayraklı Biz insana, anne babasına iyi davranmasını emrettik. Annesi, onu sıkıntı çekerek karnında taşımış ve sıkıntı çekerek doğurmuştur. Onu taşıması ve sütten kesmesi otuz ay sürmektedir. İnsan erişkinlik çağına gelip, kırk yaşına ulaşınca şöyle dedi: “Ey Rabbim! Bana ve anne babama verdiğin nimete şükretmemi ve hoşnut olacağın iyi ameller yapmamı bana nasip et! Benim soyumdan iyi insanlar yetiştir. Ben sana yöneldim ve ben sana teslim olanlardanım.”
Bekir Sadak Biz insana, anne ve babasina karsi iyi davranmasini tavsiye etmisizdir; zira annesi, onu, karninda, zorluga ugrayarak tasimis; onu guclukle dogurmustur. Tasinmasi ve sutten kesilmesi otuz ay surer. Sonunda erginlik cagina erincee ve kirk yasina varinca: «Rabbim! Bana ve anne babama verdigin nimete sukretmemi ve benim hosnut olacagin yararli bir isi yapmami sagla; bana verdigin gibi soyuma da salah ver; dogrusu Sana yoneldim, ben, kendini Sana verenlerdenim» demesi gerekir.
Celal Yıldırım Biz, insana, ana-babasına iyilik edip güzel davranmasını tavsiye ettik. Anası onu güçlük ve sıkıntıyla taşıdı; güçlük ve sıkıntıyla doğurdu. Rahimde taşınması ve sütten kesilmesi (süresi) otuz aydır. Nihayet güç bulup şahsiyetini kazanınca ve kırk yaşına erişince, «Ey Rabbim!» dedi, «bana ve ana-babama verdiğin nîmete karşı şükretmemi, razı olacağın iyi-yararlı amelde bulunmamı ilham eyle. Soyum hakkında da benim için iyilik, dine bağlılık sağla... Şüphesiz ki ben, sana yönelip tevbe ettim ve ben gerçekten (sana) teslimiyet gösterenlerdenim.»
Cemal Külünkoğlu Biz insana ana ve babasına iyilik etmesini tavsiye ettik. Anası onu (karnında) güçlükle taşıdı ve zahmetle doğurdu. Onun ana karnında taşınması ile sütten kesilme süresi otuz aydır. Nihayet insan olgunluk çağına ulaşıp, kırk yaşına geldiğinde der ki: “Ey Rabbim! Bana ve ana babama ihsan ettiğin nimetlerine şükretmemi ve senin hoşnut olacağın faydalı işler işlememi nasip et! Benim neslimden gelenleri de salih kimseler yap. Doğrusu ben tevbe edip sana yöneldim. Ve ben gerçekten sana teslim olanlardanım.”
Diyanet İşleri (eski) Biz insana, anne ve babasına karşı iyi davranmasını tavsiye etmişizdir; zira annesi, onu, karnında, zorluğa uğrayarak taşımış; onu güçlükle doğurmuştur. Taşınması ve sütten kesilmesi otuz ay sürer. Sonunda erginlik çağına erince ve kırk yaşına varınca: 'Rabbim! Bana ve anne babama verdiğin nimete şükretmemi ve benim hoşnut olacağın yararlı bir işi yapmamı sağla; bana verdiğin gibi soyuma da salah ver; doğrusu Sana yöneldim, ben, kendini Sana verenlerdenim' demesi gerekir.
Diyanet Vakfi Biz insana, ana-babasına iyilik etmesini tavsiye ettik. Annesi onu zahmetle taşıdı ve zahmetle doğurdu. Taşınması ile sütten kesilmesi, otuz ay sürer. Nihayet insan, güçlü çağına erip kırk yaşına varınca der ki: Rabbim! Bana ve ana-babama verdiğin nimete şükretmemi ve razı olacağın yararlı iş yapmamı temin et. Benim için de zürriyetim için de iyiliği devam ettir. Ben sana döndüm. Ve elbette ki ben müslümanlardanım.
Edip Yüksel Biz insana, ana ve babasına iyilik etmesini öğütledik. Anası onu zahmetle taşır, zahmetle doğurur. Ana karnında taşınması ile sütten kesilmesi otuz ay sürer. Nihayet olgunluk çağına erince ve kırk yaşına varınca: “Efendim, bana, anama ve babama verdiğin nimete şükretmeye ve razı olacağın yararlı işler yapmaya beni yönelt. Benim soyumu islah et. Ben tövbe edip, sana teslim olanlardanım“ demelidir.
Elmalılı Hamdi Yazır Hem biz o insana vâliydeyni hakkında ihsan tavsiye ettik, anası onu zahmetle taşıdı ve zahmetle vaz'etti, hamliyle süd kesimi de otuz ay, nihâyet kemaline irdiği ve kırk yaşına girdiği zaman «yarab! dedi: beni öyle sevk et ki bana ve anama babama in'am buyurduğun ni'metine şükredeyim ve razıy olacağın salih bir amel işliyeyim, zürriyyetim hakkında da benim için ıslâh nasîb eyle, çünkü ben tevbe ile cidden sana yüz tuttum ve ben gerçek müslimanlardanım
Erhan Aktaş Biz insana, anne ve babasına çok iyi davranmasını öğütledik. Annesi onu güçlükle taşıdı1 ve onu güçlükle bıraktı.2 Onun taşınması ve ayrılması3 otuz aydır. Nihayet olgunluk çağına ulaştığı ve kırk yaşını* tamamladığında: “Rabbim! Bana, anne ve babama verdiğin nimetlere karşı, şükretmede ve Sen’in hoşnut olacağın iyi ve doğru işleri yapmada beni başarılı yap. Ve soyuma da düzgün ve düzeltici olmayı nasip et. Kuşkusuz ben, Sana yöneldim. Ve kuşkusuz ben, Sana teslim olanlardanım.” dedi.

1- Karnında. 2- Doğurdu. 3- Hamilelik ve sütten kesilme süresi. *İnsanın; bedensel, mantıksal ve ruhsal olarak olgunluğa erdiği evreler farklı farklıdır. Genellikle “biyolojik olgunluk” 20’li yaşlara; “akıl olgunluğu” 30’lu yaşlara ve “ruhsal olgunluk” 40’lı yaşlara tekabül etmektedir. Kırkından sonra, “fizik güç ve akıl güce” göre “ruhsal/duygusal güç” daha çok ön plana çıkmaktadır.
Gültekin Onan Biz insana, anne ve babasına iyilikle davranmasını tavsiye ettik. Annesi onu güçlükle taşıdı ve onu güçlükle doğurdu. Onun (hamilelikte) taşınması ve sütten kesilmesi otuz aydır. Nihayet güçlü (erginlik) çağına erip kırk yıl (yaşın)a ulaşınca dedi ki: "Rabbim, bana, anne ve babama verdiğin nimete şükretmemi ve senin razı olacağın salih bir amelde bulunmamı bana ilham et; benim için soyumda salahı ver. Gerçekten ben tevbe edip sana yöneldim ve gerçekten ben müslümanlardanım."
Hakkı Yılmaz Ve Biz insana, ana ve babasına iyileştirmeyi-güzelleştirmeyi yükümlülük olarak ulaştırdık. Anası onu zahmetle taşıdı ve zahmetle bıraktı/ doğurdu. Ve onun taşınması ve ayrılması otuz aydır. Sonunda insan, olgunluk çağına ulaştığı ve kırk seneye geldiğinde: “Rabbim! Bana ve anama- babama ihsan ettiğin nimetlerine karşılık ödememi ve Senin hoşnut olacağın sâlihi işlememi sağla. Benim için soyumun içinde düzeltmeler yap/s âlih kimseler ver. Şüphesiz ben Sana yöneldim. Ve ben şüphesiz müslümanlardanım” dedi.
Harun Yıldırım Biz insana anne ve babasına iyilikte bulunmasını tavsiye ettik. Annesi onu güçlükle taşıdı ve onu güçlükle doğurdu. Onun taşınması ve sütten kesilmesi, otuz aydır. Nihayet güçlü çağına erip kırk yıla ulaşınca, dedi ki: “Rabbim, bana, anne ve babama verdiğin nimete şükretmemi ve senin razı olacağın salih amel işlememi bana ilham et ve soyumdan gelenleri de salih kimseler kıl. Gerçekten ben tevbe edip sana yöneldim ve gerçekten ben müslümanlardanım.”
Hasan Basri Çantay Biz insana ana ve babasına iyilik etmesini tavsiye etdik. Anası onu zahmetle (karnında) taşıdı. Onu zahmetle de doğurdu. Onun bu taşınması ile Sütden kesilmesi (müddeti) otuz aydır. Nihayet o, yiğitlik çağına erdiği, (hele) kırk (ıncı) yıl (ın) a ulaş (ıb da tam kemâline vardığı zaman (şöyle) demişdir: «Ey Rabbim, gerek beni, gerek ana ve babamı ni'metlendirdiğine şükretmemi, Senin raazî olacağın iyi amel (ve hareket) de bulunmamı bana ilham et. Zürriyyetim hakkında da benim için salâh nasıybet. Şübhesiz ben sana döndüm. Şübhesiz ben (sana) teslîm olanlardanım».
Hayrat Neşriyat (Biz) insana, ana-babasına iyilik etmeyi de tavsiye ettik. Anası onu zahmetle(karnında) taşımış ve onu zahmetle doğurmuştur. Hem (ana karnında) taşınması ile sütten kesilmesi, otuz aydır. Nihâyet gücü kemâle erip, (yaşı) kırk seneye vardığı zaman dedi ki: 'Rabbim! Bana ve ana-babama verdiğin ni'metine şükretmemi ve râzı olacağın sâlih bir amel işlememi bana ilhâm eyle ve benim için zürriyetim içinde iyi hâl(in devâmını) nasîb et! Doğrusu ben, sana tevbe ettim ve şübhesiz ben, (sana) teslîm olanlardanım.'
İbni Kesir Biz; insana, anne ve babasına ihsan etmesini tavsiye ettik. Annesi onu zahmetle taşıdı ve zahmetle doğurdu. Taşınması ve sütten kesilmesi otuz aydır. Nihayet erginlik çağına ulaşınca ve kırk yaşına varınca der ki: Rabbım bana; ana-babama verdiğin nimete şükretmemi ve senin hoşnud olacağın salih amel işlememi ilham et. Bana verdiğin gibi soyuma da salah ver. Doğrusu ben, Sana döndüm. Ve gerçekten ben, müslümanlardanım.
İskender Evrenosoğlu İnsana, anne ve babasına ihsanla davranmasını vasiyet ettik. Annesi onu güçlükle taşıdı ve onu güçlükle doğurdu. Ve onun taşınması ve sütten kesilmesi 30 aydır. Nihayet erginlik çağına ulaştığı zaman 40 yaşını tamamladı. Şöyle dedi: “Rabbim! Bana, anne ve babama verdiğin ni'metlere şükretmekte, Senin razı olduğun salih amel (nefs tezkiyesi) yapmakta beni başarılı kıl. Ve zürriyetimi ıslâh et. Muhakkak ki ben, Sana tövbe ettim ve muhakkak ki ben (Sana) teslim olanlardanım.”
Kadri Çelik Biz insana, anne ve babasına iyilikle davranmasını tavsiye ettik. Annesi onu güçlükle taşıdı ve onu güçlükle doğurdu. Onun (hamilelikte) taşınması ve sütten kesilmesi, otuz aydır. Nihayet güçlü çağına erip kırk yıla (yaşına) ulaşınca dedi ki: “Rabbim! Bana anne ve babama verdiğin nimete şükretmemi ve senin razı olacağın salih bir amelde bulunmamı ilham et ve benim için soyumu da salih kıl. Gerçekten ben tevbe edip sana yöneldim ve ben şüphesiz Müslümanlardanım.”
Mehmet Ali Eroğlu Kesinlikle Biz, insana anne babasına iyilikle davranmasını tavsiye ettik. Bu şeyler; Annesin karnında güçlükle taşınmasıdır. Sonra da onu güçlükle doğurmasıdır. Fiilen sütten kesilmesiyle otuz ay sürer. Daha sonra insan gücünü kuvvetini bulur. Ancak kırk yaşına girince "Ya Rabbi!"der." Bana, anneme, babama verdin ihsanlar, Hakkıyla sana şükür yoluna beni sevk et. Senin razı olacağın makbul güzel işler, Kıymeti olan şeylere yönelt. Bana salih dine bağlı makbul nesil nasibini ver. Ancak senin kapına döndüm Rabbim! Ben sana teslim olanlardanım. (Kabul buyur!)
Mehmet Okuyan Biz insana, ana babasına iyilik etmesini emrettik. Annesi onu zahmetle taşıdı ve zahmetle doğurdu. Taşınması ile sütten kesilmesi otuz aydır. Sonunda insan, yetişkinlik çağına ve kırk yaşına varınca der ki: “Rabbim! Bana ve ana babama verdiğin nimet(ler)e şükretmemde ve razı olacağın iyi iş(ler) yapmamda beni başarılı kıl! Benim için de soyumda iyiliği devam ettir! Ben sana döndüm. Elbette ki ben müslümanlardanım.”
Muhammed Celal Şems Biz insana, ana babasına iyilik etmesini kuvvetli olarak nasihat etmiştik. Annesi onu (karnında) zahmetle taşıdı ve onu zahmetle doğurdu. Onun taşınması ve sütten kesilmesinin (müddeti) otuz aydır. Sonra o, olgunluk çağına ve kırk (yaşına) ulaşınca (Bu ayet-i kerimede ve daha önce 12:22’te kullanılan “eşüddehu” (olgunluk çağı) kelimesinden manevî olgunluk çağı kastedilmiştir. Ancak 6:152’de kullanılan “eşüddehu”; keza 18:82’de kullanılan “eşüddehuma” kelimeleri zihinsel ve bedensel olgunluk çağı anlamında kullanılmıştır.) dedi ki: “Yarabbi! Bana ve ana babama verdiğin nimetten dolayı Sana şükretmem ve hoşlandığın işler yapmam konusunda bana (güç) lütfet. Keza benim için, neslimin ıslah edilmesinin (temelini) at. Şüphesiz ben Sana eğilirim ve şüphesiz ben Sana itaat edenlerdenim.”
Muhammed Esed İmdi, insana emrettiğimiz (fiillerin en güzellerinden biri,) anne babasına karşı iyi davranmasıdır. Annesi onu zahmetle taşıdı ve zahmetle doğurdu; annesinin onu taşıması, onun anneye bağımlılığı otuz ayı buldu. Nihayet tam olgunluğa erişip kırk yaşına vardığında o, (dürüst ve erdemli biri olarak) "Ey Rabbim!" diye yakarır, "Bana ve anne babama lütfettiğin nimetler için ebediyyen şükretmemi ve Senin kabulüne mazhar olacak (şekilde) doğru ve yararlı şeyler yapmamı nasip et; benim soyuma (da) iyilik bağışla. Gerçek şu ki pişmanlık içinde Sana döndüm, elbette ben Sana teslim olanlardanım!"
Mustafa Çevik 15-18 Biz insana ana babasına iyi davranmasını emrettik. Annesi onu nice zorluklarla karnında taşıyıp, nice zahmetle dünyaya getirmiştir. Çocuğun ana karnında taşınması ile birlikte, sütten kesilmesi otuz ayı bulmaktadır. Nihayet bir kısmı kırk yaşına gelip tam olgunluk çağına erişince: “Rabbim! Bana, anne ve babama verdiğin nimetlerden dolayı sana şükretmeyi ve razı olacağın bir hayatı yaşamayı nasip et ve soyumdan gelecek nesillere de rızana uygun yaşama arzusu ve gayreti bahşet. Rabbim! Bu zamana kadar işlemiş olduğum günahlardan tevbe edip bütün kalbimle sana yöneliyor ve teslim oluyorum.” diye dua ederler. Biz de günahlarından tevbe edip, doğru olanı yaşamak ve yaşatmak için ellerinden gelen gayreti gösterenleri bağışlayıp, verdiğimiz sözün gereği cennetlikler arasına katacağız. Bununla birlikte öyle evlatlar da vardır ki, annesi ve babası onu Allah’ın davetine uymaya çağırdığında, onlara şöyle cevap verirler: “İkinize de yazıklar olsun! Benden önce bu dünyadan bunca insan gelip geçmiş ve hiçbiri de diriltilmemişken, siz bana öldükten sonra diriltilip hesaba çekileceğimi söylüyorsunuz ve böylece aklınız sıra beni uyarıyorsunuz öyle mi?” Buna rağmen anne ve babası bir yandan Allah’a dua edip evlatlarının gerçeği görmesini isterlerken, bir yandan da evlatlarına, “Allah’ın vaadi haktır ve mutlaka gerçekleşecektir; nankörlük edip de davetinden yüz çevirme.” demeye devam ederler. Fakat hayırsız evlat bu defa da anasına babasına dönüp, “Bu sizin söyledikleriniz eskilerin masallarından başka bir şey değil.” deyiverir. İşte böyleleri kendilerinden önce gelip geçmiş ve haklarında azap hükmü kesinleşmiş insanlar ve cinler topluluğuna dahil edilerek, hüsrana uğramayı hak etmişlerdir.
Mustafa İslamoğlu Biz insana anne babasına karşı iyi davranması talimatını ilettik: annesi onu zahmetle taşıdı ve zahmetle doğurdu. Onun taşınması ve sütten kesilmesi otuz ayı buldu. Nihayet tam olgunluğa erişip kırk yaşına ulaştığında "Rabbim!" der, "Bana ve ana babama sevk ettiğin nimetler için şükretmemi ve rızanı kazanacak iyi ve yararlı işler yapmamı nasip eyle; ve bana bağışladığın neslimi de iyilikte daim eyle: işte ben yüzümü Sana döndüm ve artık ben sana teslim olanlardan biriyim!"
Ömer Nasuhi Bilmen Ve Biz insana anasına ve babasına iyilik etmeyi tavsiye ettik. Onu anası zahmetle yüklendi ve onu zahmetle doğurdu, bu yüklenilmesi ve sütten kesilmesi (müddeti) ise otuz aydır. Nihâyet reşit olacağı zamana erip kırk seneye baliğ olunca dedi ki: «Ya Rabbi! Beni muvaffak kıl, bana ve anam ile babama in'am etmiş olduğun nîmetine şükredeyim ve razı olacağın bir sâlih amelde bulunayım ve zürriyetim hakkında da benim için salah nasip buyur. Şüphe yok ki, ben sana (günahlarımdan) tevbe ettim ve muhakkak ki ben müslümanlardanım.»
Ömer Öngüt Biz insana anne ve babasına iyi davranmasını tavsiye etmişizdir. Zira annesi onu karnında zahmetle taşımış ve güçlükle onu doğurmuştur. Taşınması ve sütten kesilmesi otuz ay sürer. Nihayet o güçlü çağına erip, kırk yaşına varınca der ki: "Ey Rabbim! Bana ve ana-babama verdiğin nimete şükretmemi ilham et ve beni hoşnut olacağın yararlı işler yapmaya sevk eyle! Benim için de zürriyetim için de iyiliği devam ettir! Ben sana yöneldim ve ben kendimi sana verenlerdenim. "
Şaban Piriş İnsana, anne ve babasına karşı iyi davranmasını tavsiye ettik. Annesi onu güçlük içinde taşımış ve güçlükle doğurmuştur. Onun taşınması ve sütten kesilmesi otuz aydır. Ta ki bulûğ çağına ulaştığı ve kırk yaşına eriştiği zaman: -Rabbim, bana, ana babama verdiğin nimetine şükretmemi, razı olacağın doğru işleri yapmamı bana ilham et. Benim için soyumu da ıslah et. Ben, sana tevbe ettim ve ben sana teslim olanlardanım, dedi.
Sadık Türkmen BÖYLECE Biz insana, ana-babasına iyi davranma görevini verdik. Annesi onu zahmetle taşıdı ve onu zahmetle doğurdu! Onun taşınması ve sütten kesilmesi otuz aydır. Nihayet güçlü çağına ulaşıp da kırk yaşına varınca dedi ki: “Rabbim! Bana ve ana-babama verdiğin nimetine şükretmeye ve razı olduğun işler yapmaya (emirlerini bildirerek) beni sevk eyle! Benim için soyumdan gelenler de iyi kimseler olsunlar! Şüphesiz ben Sana tövbe ettim ve elbette ben teslim olanlardanım.”
Seyyid Kutub Biz insana, ana babasına iyilik etmesini tavsiye ettik. Annesi onu zahmetle taşıdı ve zahmetle doğurdu. Taşınması ile sütten kesilmesi otuz ay sürdü. Nihayet insan güçlü çağına erip kırk yaşına varınca: «Ya Rabbi, dedi, beni, bana ve anama, babama verdiğin nimete şükretmeye razı olacağın yararlı işler yapmaya sevk eyle. Benim için de zürriyetim için de iyiliği devam ettir. Ben sana döndüm ve elbette ki ben müslümanlardanım.»
Suat Yıldırım Biz insana, anne ve babasına güzel muamele etmesini emrettik. Zira annesi onu nice zahmetlerle karnında taşımış ve nice güçlüklerle doğurmuştur. Çocuğun anne karnında taşınması ve sütten kesilmesi otuz ay sürer. Nihayet insan, gücünü kuvvetini bulup daha sonra kırk yaşına girince "Ya Rabbî!" der. "Gerek bana, gerek anneme babama lütfettiğin nimetlerine şükür yoluna beni sevk et. Senin razı olacağın makbul ve güzel iş yapmaya beni yönelt ve bana salih, dine bağlı, makbul nesil nasib eyle! Rabbim! Senin kapına döndüm, ben sana teslim olanlardanım."
Süleyman Ateş Biz insana, ana babasına iyilik etmesini tavsiye ettik. Anası onu zahmetle taşıdı ve zahmetle doğurdu. (Ana karnında) Taşınması ile sütten kesilmesi otuz ay sürdü. Nihâyet (insan) güçlü çağına erip kırk yaşına varınca: "Ya Rabbi dedi, beni, bana ve anama, babama verdiğin ni'mete şükretmeğe, râzı olacağın yararlı işler yapmağa sevk eyle. Benim için zürriyetim içinde de salâhı devam ettir (benden gelecek olanları da iyi insanlar yap). Ben sana yüz tuttum ve ben (sana) teslim olanlardanım."
Süleymaniye Vakfı Biz insana, ana babasına iyi davranma görevi yükledik[1*]. Anası onu zahmetle taşımış ve zahmetle doğurmuştur. Onu (bir insan olarak)[2*] taşımasıyla sütten kesmesi otuz ay sürer. Ne zaman ki güçlü ve kuvvetli hale gelir ve kırk yaşına da erişirse der ki “Ey Rabbim! Fırsat ver de bana ve ana babama verdiğin nimetlere karşılık görevlerimi yerine getireyim. Razı olacağın iyi işler yapayım. Soyumdan gelenleri de benim için iyi evlatlar eyle. Ben sana döndüm, sana tam teslim olanlardanım.”


[1*]

وَقَضَى رَبُّكَ أَلَّا تَعْبُدُوا إِلَّا إِيَّاهُ وَبِالْوَالِدَيْنِ إِحْسَانًا [الإسراء : 23]

[2*] Cenin 4. ayda (15. haftanın sonunda, 105. gün sonunda ) insan halini alır.

Tefhim-ul Kuran Biz insana, 'anne ve babasına' iyilikle davranmasını tavsiye ettik. Annesi onu güçlükle taşıdı ve onu güçlükle doğurdu. Onun (hamilelikte) taşınması ve sütten kesilmesi, otuz aydır. Nihayet güçlü (erginlik) çağına erip kırk yıl (yaşın)a ulaşınca, dedi ki: «Rabbim, bana, anne ve babama verdiğin nimete şükretmemi ve senin razı olacağın salih bir amelde bulunmamı bana ilham et; benim için soyumda da salahı ver. Gerçekten ben tevbe edip sana yöneldim ve gerçekten ben müslümanlardanım.»
Ümit Şimşek Biz insana, anne-babasına iyilik etmeyi tavsiye ettik. Annesi onu zahmetle taşıdı, zahmetle doğurdu. Hamileliği ve sütten kesilmesi de otuz ay sürdü. Nihayet kırk yaşına varıp da olgunlaştığında, 'Yâ Rabbi,' dedi. 'Bana ve anne-babama lütfettiğin nimetlerin şükrünü yerine getirmeyi ve Seni hoşnut kılacak güzel işler yapmayı bana nasip eyle; soyumdan gelenlere de iyilik ver. Ben Senin kapına döndüm ve Sana teslim oldum.'
Yaşar Nuri Öztürk Biz insana, anne babasına çok iyi davranmasını önerdik. Annesi onu zahmetle taşıdı, zahmetle doğurdu. Taşınması ve sütten kesilmesi otuz aydır. Nihayet, yiğitlik çağına gelip kırk yıla erdiğinde şöyle der: "Rabbim; beni, bana ve ebeveynime verdiğin nimete şükretmeye, hoşnut olacağın iyi bir iş yapmaya yönelt! Soyum içinde, benim için barışı gerçekleştir. Sana yöneldim ben, sana teslim olanlardanım ben!"

Bir sureye/ayete tıkladığınızda mealler ilk başta yazar ismine göre alfabetik olarak sıralanır. Yazar isminin solundaki kutucuğu yukarı/aşağı taşıyarak sıralamayı istediğiniz gibi değiştirebilirsiniz. Tarayıcınızın çerezlerini silmediğiniz sürece tercihiniz daha sonraki ziyaretlerinizde hatırlanacaktır. Ayrıca bir yazarın ismine sağ tıklayarak bu yazarın mealinin en üstte veya en altta görünmesini de sağlayabilirsiniz.