20 - Tâ-Hâ suresi 126. âyet meali

قَالَ كَذَلِكَ أَتَتْكَ آيَاتُنَا فَنَسِيتَهَا وَكَذَلِكَ الْيَوْمَ تُنسَى
Kâle kezâlike etetke âyâtunâ fe nesîtehâ, ve kezâlikel yevme tunsâ.
  
kâle dedi
kezâlike işte böylece, bunun gibi
etet-ke sana geldi
âyâtu-nâ âyetlerimiz
fe o zaman, böylece
nesîte-hâ sen onu unuttun
ve kezâlike ve bunun gibi, böylece
el yevme bugün
tunsâ sen unutulacaksın, unutulursun
   
Abdulbaki Gölpınarlı Böylece der, sana delillerim geldi de unutuverdin onları, işte sen de tıpkı o çeşit unutulmadasın bugün.
Abdullah Parlıyan Allah da ona, şunun için diye cevap verecek: “Sana mesajlarımız gelmişti de, sen onları gözardı edip unutmuştun. Bu gün de sen, aynen öylece gözardı edilip, unutulacaksın.”
Adem Uğur (Allah) buyurur ki: İşte böyle. Çünkü sana âyetlerimiz geldi; ama sen onları unuttun. Bugün de aynı şekilde sen unutuluyorsun!
Ahmed Hulusi (Rabbi) dedi ki: "İşte böyle. . . Delillerimiz sana geldi de sen onları (değerlendirmeyi) unuttun. Bunun sonucu olarak bu süreçte unutulursun (mahrum kalırsın unutup hatırlamadıklarından)!"
Ahmet Tekin Allah:'Sen de böyle yaptın. Sana âyetlerimiz geldi. Sen onları umursamadın, unuttun. Bugün de, aynı şekilde sen cezaya mahkûmiyet içinde unutuluyorsun.' buyurur.
Ahmet Varol (Allah da) der ki: 'Öyledir. Sana ayetlerimiz gelmişti de, onları unutmuştun. Bugün de sen işte böyle unutulursun!'
Ali Bulaç (Allah da) Der ki: "İşte böyle, sana ayetlerimiz gelmişti, fakat sen onları unuttun, bugün de sen işte böyle unutulmaktasın."
Ali Fikri Yavuz Allah buyurur ki: “- Cezan böyle, sana ayetlerimiz geldi de onları unuttun. İşte (onları unuttuğun gibi) bugün de öylece unutuluyorsun (körlük ve azab içine bırakılıyorsun).”
Ali Ünal “Öyledir;” buyurur Allah, “âyetlerimiz sana geldiğinde sen onları nasıl unutup bir kenara bıraktıysan, bugün de sen öyle unutulur, bir kenara atılırsın.”
Bayraktar Bayraklı Allah, “İşte böyle, âyetlerimiz sana gelmişti de, sen onları unutmuştun. Bu gün de öylece unutulursun” der.
Bekir Sadak Allah: «Boyledir, ayetlerimiz sana gelmisti de sen onlari unutmustun, bugun de oylece unutulursun» der.
Celal Yıldırım Allah ona: Bu böyledir. Âyetlerimiz sana geldi ama sen onları unuttun (bir tarafa itip terkettin). Bugün de sen öylece unutulurda (Cehennem'e) terkedilirsin, buyurur, d).
Cemal Külünkoğlu (Allah da:) “Evet öyle. Ayetlerimiz sana gelmişti de sen onları unutmuştun ve bugün de aynen öyle unutulmaktasın!” buyurur.
Diyanet İşleri (eski) Allah: 'Böyledir, ayetlerimiz sana gelmişti de sen onları unutmuştun, bugün de öylece unutulursun' der.
Diyanet Vakfi (Allah) buyurur ki: İşte böyle. Çünkü sana âyetlerimiz geldi; ama sen onları unuttun. Bugün de aynı şekilde sen unutuluyorsun!
Edip Yüksel Der ki: “Çünkü sana ayetlerimiz ve mucizelerimiz geldiğinde sen onları unuttun. Bugün de sen unutuluyorsun.”
Elmalılı Hamdi Yazır Buyurur ki: öyle, sana âyetlerimiz geldi de onları unuttun, bugün de böyle bırakılacaksın
Erhan Aktaş “Bu böyledir, ayetlerimiz sana geldi ancak onları dikkate almadın; bugün de sen terk edileceksin.” dedi.
Gültekin Onan (Tanrı da) Der ki: "İşte böyle, sana ayetlerimiz gelmişti, fakat sen onları unuttun, bugün de sen işte böyle unutulmaktasın."
Hakkı Yılmaz (124-126) Kim Benim anılmamdan/ Benim öğüdümden mesafeli durursa, hiç şüphesiz onun için zor, sıkıcı bir geçim/ yaşam vardır. Kıyâmet günü de onu kör olarak kıyâmet günü toplantı alanına toplarız. O der ki: “Rabbim ben gören biri olduğum hâlde beni neden kör olarak bu yere çıkardın?” Allah der ki: “Bu böyledir, âyetlerimiz sana geldi de sen onları terk etmiştin; bu gün de aynı şekilde sen terk ediliyorsun/cezalandırılıyorsun.”
Harun Yıldırım (Allah) buyurur ki: İşte böyle. Çünkü sana âyetlerimiz geldi; ama sen onları unuttun. Bugün de aynı şekilde sen unutuluyorsun!
Hasan Basri Çantay (Allah da şöyle) buyurmuşdur: «Öyledir. Sana âyetlerimiz geldi de sen onları unutdun. İşte bugün de sen öylece unutuluyorsun».
Hayrat Neşriyat (Allah:) 'İşte böyle! Sana âyetlerimiz gelmişti de (sen) onları unutmuştun. Bugün de (sen) öyle unutulursun!' buyurur.
İbni Kesir Allah buyurur ki: Öyledir işte. Sana ayetlerimiz gelmişti de sen onları unutmuştun. Bugün de sen öylece unutulursun.
İskender Evrenosoğlu (Allahû Tealâ): “İşte böyle, âyetlerimiz sana geldi fakat sen onları unuttun. Ve aynı şekilde (senin yaptığın gibi), o gün (de) sen unutulursun.” dedi.
Kadri Çelik (Allah da) Der ki: “İşte böyle, sana ayetlerimiz gelmişti de sen onları unutuvermiştin. İşte bugün de sen böyle unutulmaktasın.”
Mehmet Ali Eroğlu Allah da: "Sana ayetlerim geldi, fakat sen unuttun. Bugün de böyle unutulacaksın" der.
Mehmet Okuyan (Allah) şöyle buyurmuş (olacak)tır: “İşte bu şekilde sana ayetlerimiz gelmişti de sen onları unutmuştun. Bugün sen de aynı şekilde unutulacaksın!”
Muhammed Celal Şems (Yüce Allah,) “Böyle (olacak.) Ayetlerimiz sana geldi, ama sen onları unuttun. Bugün sen (de) aynı şekilde unutulacaksın,” diyecek.
Muhammed Esed (Allah da ona:) "Şunun için," diye cevap verecek, "sana mesajlarımız gelmişti de sen onları gözardı etmiştin; ve bugün de aynen öyle gözardı edileceksin!"
Mustafa Çevik 124-126 Kim de davet edildiği sınırlarını Allah’ın belirlediği hayat nizamından yüz çevirirse dünyada çok sıkıntılı bir hayat yaşamaya mahkûm olacağı gibi Kıyamet Günü de mahşer yerine kör olarak getirilecektir. O zaman da Bize, “Rabbim! Neden buraya kör olarak getirildim, hâlbuki ben dünyada iken gözleri gören biriydim.” diyecek. Allah da ona: “Bizim âyetlerimiz dünyada iken sana gelmişti de sen onlara kör gibi davranıp, görmezden gelmiştin. İşte bu yüzden bugün sen de hak ettiğin azaba bu şekilde götürüleceksin” diyecek.
Mustafa İslamoğlu (Allah) "Böyle gerekiyordu" diyecek, "Sana Bizim ayetlerimiz ulaşmıştı, fakat sen onları unutmuştun; sonuçta bugün de sen unutulacaksın!
Ömer Nasuhi Bilmen (Allah Teâlâ da) Buyuruyor ki: «Öyledir. Sana âyetlerimiz geldi, sen hemen onları unutuverdin. Bugün de sen öylece unutulursun.»
Ömer Öngüt Allah: “İşte böyle. Sana âyetlerimiz gelmişti de, sen onları unuttun. Bugün de sen aynı şekilde unutuluyorsun!” buyurur.
Şaban Piriş -İşte böyle, sana ayetlerimiz gelmişti de sen onları ihmal etmiştin? Bugün sende ihmal edilirsin, der.
Sadık Türkmen (Allah) buyurdu ki: “İşte böyledir. Ayetlerimiz sana geldi. Oysa sen onları unuttun (görmezlikten geldin). Sen de bugün işte böyle unutulursun.”
Seyyid Kutub Allah da ona der ki: «İşte böyle. Vaktiyle sana ayetlerim geldi de onları unutmuştun. Bugün de böylece tarafımdan unutulursun.
Suat Yıldırım Buyurur ki: "Bu böyledir. Nasıl âyetlerimiz sana geldiğinde sen onları unuttuysan, bu gün de sen öyle unutulur, bir kenara atılırsın."
Süleyman Ateş (Allâh) buyurur ki: "Nasıl sana âyetlerimiz geldiği zaman, sen onları unuttuysan, bugün de sen öyle unutulursun!"
Süleymaniye Vakfı Allah der ki “Doğru ama âyetlerimiz sana kadar geldiğinde sen onları unuttun, bu gün de aynı şekilde sen unutuluyorsun.”
Tefhim-ul Kuran (Allah da) Der ki: «İşte böyle, sana ayetlerimiz gelmişti, fakat sen onları unuttun, bugün de sen işte böyle unutulmaktasın.»
Ümit Şimşek 'Öyleydin,' buyurur Allah. 'Fakat âyetlerimiz sana geldiğinde sen onları unuttun. Bugün de sen böyle unutulursun.'
Yaşar Nuri Öztürk Allah buyurur: "Ayetlerimiz sana geldiğinde sen böyle unutmuştun; bugün de sen aynı şekilde unutuluyorsun."

Bir sureye/ayete tıkladığınızda mealler ilk başta yazar ismine göre alfabetik olarak sıralanır. Yazar isminin solundaki kutucuğu yukarı/aşağı taşıyarak sıralamayı istediğiniz gibi değiştirebilirsiniz. Tarayıcınızın çerezlerini silmediğiniz sürece tercihiniz daha sonraki ziyaretlerinizde hatırlanacaktır. Ayrıca bir yazarın ismine sağ tıklayarak bu yazarın mealinin en üstte veya en altta görünmesini de sağlayabilirsiniz.