105 - Fil suresi 4. âyet meali

تَرْمِيهِم بِحِجَارَةٍ مِّن سِجِّيلٍ
Termîhim bi hicâretin min siccîl(siccîlin).
  
termî-him onların üzerine atıyorlar
bi hicâretin taşları
min siccîlin siccilden (pişirilip sertleştirilmiş kerpiçten yapılmış)
   
Abdulbaki Gölpınarlı Onları, balçıktan taşlarla taşladılar.
Abdullah Parlıyan onlara pişmiş çamurdan taşlar atıyorlardı.
Adem Uğur O kuşlar, onların üzerlerine pişkin tuğladan yapılmış taşlar atıyordu.
Ahmed Hulusi Atıyorlardı onlara, kurumuş çamurdan taşlarını.
Ahmet Tekin Kuşlar, onlara, belirlenmiş cezanın infazı için balçıktan dökülerek pişirilmiş taş mermiler atıyorlardı.
Ahmet Varol O (kuş)lar onların üzerlerine pişirilmiş balçıktan taşlar atıyorlardı.
Ali Bulaç Onlara 'pişirilip sertleştirilmiş balçık taşları' atıyorlardı;
Ali Fikri Yavuz Onlara siccîl’den (pişmiş çamurdan) taşlar atıyorlardı.
Ali Ünal Onları pişmiş tuğladan (mermi gibi) taşlarla vuruyorlardı.
Bayraktar Bayraklı O kuşlar, onlara kurumuş çamurdan taşlar atıyordu.
Bekir Sadak (3-4) Onlarin uzerine, sert taslar atan surulerle kuslar gonderdi.
Celal Yıldırım Üzerlerine balçıktan yapılan sert taşlar atan Ebabil kuşlarını gönderdi de,
Cemal Külünkoğlu (3-4) Üzerlerine balçıktan pişirilmiş taşlar atan sürü sürü kuşlar gönderdi.
Diyanet İşleri (eski) (3-4) Onların üzerine, sert taşlar atan sürülerle kuşlar gönderdi.
Diyanet Vakfi O kuşlar, onların üzerlerine pişkin tuğladan yapılmış taşlar atıyordu.
Edip Yüksel Onlara sertleşmiş çamurdan taşlar atıyorlardı.
Elmalılı Hamdi Yazır Atıyorlardı onlara «siccil» den taşlar
Erhan Aktaş Onlara çamurdan sertleşmiş taşlar atan.
Gültekin Onan Onlara 'pişirilip sertleştirilmiş balçık taşları' atıyorlardı;
Hakkı Yılmaz 3-5 Ve onların üzerlerine, onlara pişmiş taşlar ile birlikte iri taneli yağmur yağdıran öbek öbek bulutlar; boran gönderdi de onları bir yenik bitki yaprağı gibi yapıverdi.
Harun Yıldırım Onlara çamurdan taşlar atıyorlardı.
Hasan Basri Çantay ki bunlar onlara pişkin tuğladan (yapılmış) taş (lar) atıyorlar) dı.
Hayrat Neşriyat (Bu kuşlar,) onlara pişmiş çamurdan taşlar atıyorlardı.
İbni Kesir Ki, onların üzerine pişkin tuğladan taşlar atıyorlardı.
İskender Evrenosoğlu Pişmiş sert tuğladan taşları, onların üzerine atıyorlardı (öyle ki).
Kadri Çelik Onlara pişirilip sertleştirilmiş balçık taşları atıyorlardı.
Mehmet Ali Eroğlu Fillerin ve diğerlerinin üzerine pişkin tuğladan taşlar atıyorlardı
Mehmet Okuyan Onlara çamurdan sertleşmiş taşlar atıyorlar(dı).
Metin Durali O kuşlar, onların üzerlerine pişkin tuğladan yapılmış taşlar atıyordu.

(Ebabil; kırlangıç kuşuna benzeyen ve göçmen kuşlardır. Ebabil Arapça bir kelimedir (sürü sürü öbek öbek manası vardır) Türkiye’de ise daha çok dağ kırlangıcı ya da sağan olarak bilinmektedir Muhtemelen bu kuşlar Habeşistan’ın alt kısmından güneye doğru göç eden göçmen kuşlardı. O sırada Madagaskar adasında volkanların patlamadan önce püskürttüğü küller bütün gökyüzüne yayılmıştı. Volkan püskürtmesi sonucu gökyüzüne dağılan bu küllerde oluşan toz ve partiküller sürüler halinde gezen bu kuşların kanatlarına ve tüylerine yapışmıştı ve bu toz ve partiküller kanat çırptıkça, geçtikleri yerin altında bulunan askerlerin ve insanların üzerine düşüyor ve askerlerle insanların üzerine bulaşan bu volkanik toz ve partiküller kısa süre sonra salgın hastalığa yol açtı ve çiçek hastalığı baş gösterdi. Çünkü, O volkanik toz ve partiküller çiçek hastalığı virüsünü barındırıyordu. Yani ne kuşlar farkındaydı bu işin olduğundan ne de fil ashabı… Sadece Allah’ın iradesinin doğa olayları vasıtasıyla gösterdiği bir ayetti. (sünnetullah) ve bu olay sadece fil ashabında değil bütün arap yarımadasına yayıldığı için yüzbinlerce insan çiçek hastalığından etkilenmiştir. Volkan püskürtmesi sonucuna beni iten sebep de 4. ayette geçen = min siccîlin: siccil’den Bu siccil kelimesini Lut kavminin helakinin anlatıldığı ayetlerde de rastlarsınız. Biliyoruz ki Lut kavminin helaki volkan patlaması sonucudur. Fakat buradaki siccil yine volkanla alakalı fakat volkandan çıkan külleri temsil etmektedir. Detaylı açıklama için: https://kurankissalarininsistematigi.wordpress.com/2013/12/03/4-bolum-fil-suresi-tevili/)
Muhammed Celal Şems O (kuşlar,) onlara pişmiş balçıktan taşlar atıyorlardı.
Muhammed Esed onlara önceden tesbit edilmiş taş gibi sert azap darbeleri vurdular,
Mustafa Çevik 1-5 Fillerden oluşturduğu ordusu ile gücüne güvenerek, yakıp yıkmaya, istediğini yapmaya gelen orduya, Rabbinizin sürüler halinde gönderdiği kuşların fırlattığı taşlarla neler yaptığını bir düşünün.
Gücüne güvenip Allah’ı hesaba katmayan bu hain ve zalimlerin planlarını Allah boşa çıkarıp, onları fırlatılan taşlarla helak edip, çiğnenmiş ekin tarlasına döndürdü.
Dilediğini yapmaya güç yetiren yalnızca Allah’tır.
Mustafa İslamoğlu onlara taş kesilmiş balçık türü tanımlanamayan (şeyler) atıyorlardı.
Ömer Nasuhi Bilmen Onlara (o kuşlar) siccîlden (katı, sert çamurlardan) taşlar atıyorlardı.
Ömer Öngüt O kuşlar onlara ateşte pişirilmiş (sert) taşlar atıyorlardı.
Şaban Piriş (3-4) Onların üzerine damgalanmış taşlar atan ebâbil kuşlarını gönderdi.
Sadık Türkmen Başlarına çamur gibi şeyler boşaltan.
Seyyid Kutub Onların üzerine pişkin tuğladan taşlar atıyorlardı.
Suat Yıldırım Bunlar onlara pişkin tuğladan yapılmış taşlar atıyorlardı.
Süleyman Ateş Onlara çamurdan sertleşmiş taşlar atan (kuşlar).
Süleymaniye Vakfı onlara pişmiş çamurdan taşlar atan bulutları[*]!

[*] (siccîl) çamurun pişirilmesiyle oluşan taş demektir; Farsça’dan Arapçaya geçmiştir. Siccîl, yanardağ patlamasıyla helak olan Lut halkının üzerine de yağmıştır. İlgili âyetlerden bir kısmı şöyledir:

Lut (erkek misafirlerini gayrimeşru ilişki için isteyen erkeklere) dedi ki: “Bunlar benim konuklarım; onların yanında beni utandırmayın. Allah’tan çekinin de beni üzmeyin.” Dediler ki; “el âlemin işine karışmanı yasaklamamış mıydık?”

Lut dedi ki, “Eğer istiyorsanız, işte kızlarım! (Onlarla evlenin!)...” Senin hayatına yemin ederim ki onlar sarhoşlukları içinde bocalayıp duruyorlardı. Gün doğarken büyük bir gürültüyle sarsıldılar. Oranın altını üstüne getirdik. Üzerlerine siccîlden taşlar yağdırdık. Kalıntı arayanlar için bunda kesin belgeler vardır. Orası bugün bir yol üzerinde durmaktadır.

Bunda inananlar için de kesin bir belge vardır. (Hicr 15/68-77)

Yanardağı patlatmakla görevli melekler İbrahim aleyhisselama uğramışlardı. İbrahim onlara: “Asıl göreviniz nedir, ey elçiler? Diye sordu. Biz, günaha batmış bir topluluğa (kavme) gönderildik, dediler. Üzerlerine balçıktan taşlar salmak için... Rabbinin katından aşırı gidenler için damgalanmış taşlar. (Zariyat 51/31-34)

Cevheri siccîli, “cehennem ateşinde pişirilmiş taşlar” diye tanımlamıştır (es-Sıhah). Bu taşlar, gerçekten de cehennemi andıran yanardağın içinde pişirilip fırlatılan taşlardır.

 
Tefhim-ul Kuran Onlara 'pişirilip sertleştirilmiş balçık taşları' atıyorlardı;
Ümit Şimşek Onlara pişmiş balçıktan taşlar attılar.
Yaşar Nuri Öztürk Atıyorlardı onlara kurumuş çamurdan damgalı taş.

Bir sureye/ayete tıkladığınızda mealler ilk başta yazar ismine göre alfabetik olarak sıralanır. Yazar isminin solundaki kutucuğu yukarı/aşağı taşıyarak sıralamayı istediğiniz gibi değiştirebilirsiniz. Tarayıcınızın çerezlerini silmediğiniz sürece tercihiniz daha sonraki ziyaretlerinizde hatırlanacaktır. Ayrıca bir yazarın ismine sağ tıklayarak bu yazarın mealinin en üstte veya en altta görünmesini de sağlayabilirsiniz.