74 - Müddessir suresi 13. âyet meali

وَبَنِينَ شُهُودًا
Ve benîne şuhûdâ(şuhûden).
  
ve benîne ve oğullar (erkek çocuklar)
şuhûden şahitler
   
Abdulbaki Gölpınarlı Gözlerinin önünde duran oğullar verdim.
Abdullah Parlıyan her zaman yanında ve toplantılarda hazır bulunan oğullar verdiğim,
Adem Uğur Göz önünde duran oğullar (verdim),
Ahmed Hulusi Önünde dolaşan oğullar verdiğimi;
Ahmet Tekin Ona ellerinin değdiği işi başaran, itibarlı ve liderlik kabiliyetleri yüksek, şöhretleri kendisine denk, babalarını yalnız bırakmayan oğullar vermiştim.
Ahmet Varol Ve çevresinde bulunan oğullar (verdim),
Ali Bulaç Göz önünde hazır çocuklar (verdim).
Ali Fikri Yavuz Hem (kendisi ile) hazır bulunan oğullar...
Ali Ünal Ve etrafında güç–kuvvet sebebi oğullar;
Bayraktar Bayraklı (11-14) Tek olarak yarattığım, kendisine geniş servet ve gözü önünde duran oğullar verdiğim, kendisi için nimetleri serdikçe serdiğim o kişiyi bana bırak!
Bekir Sadak (11-14) Tek olarak yaratip kendisine bol bol mal, cevresinde bulunan ogullar verdigim ve nimeteri yaydikca yaydigim o kimseyi Bana birak.
Celal Yıldırım (11-12-13-14) (Ey Peygamber!) Beni, o tek başına yarattığım, kendisine geniş çapta mal ve göz önünde duran çocuklar verdiğim; imkânları hazırlayıp döşediğim adamla başbaşa bırak.
Cemal Külünkoğlu Gözü önünden ayrılmayan evlatlar (verdim).
Diyanet İşleri (eski) (11-14) Tek olarak yaratıp kendisine bol bol mal, çevresinde bulunan oğullar verdiğim ve nimetleri yaydıkça yaydığım o kimseyi Bana bırak.
Diyanet Vakfi (11-14) Tek olarak yaratıp, kendisine geniş servet ve gözü önünde duran oğullar verdiğim, kendisi için (nimetleri önüne) serdikçe serdiğim o kimseyi bana bırak!
Edip Yüksel Hem de gözü önünde çocuklar…
Elmalılı Hamdi Yazır Hem göz önünde oğullar
Erhan Aktaş Ve her zaman yanında olan evlatlar.
Gültekin Onan Göz önünde hazır çocuklar (verdim).
Hakkı Yılmaz 11-14 Tek olarak yarattığım, kendisine hesapsız bir mal verdiğim, şâhitler olarak oğullar verdiğim, kendisi için alabildiğine imkânlar döşediğim kişiyi Benimle başbaşa bırak!
Harun Yıldırım Ve göz önünde çocuklar.
Hasan Basri Çantay (11-12-13-14) Bir tek (ya'nî nev'i şahsına münhasır) olarak yaratdığını, kendisine uzun boylu mal ve (yanında ve toplantılarda dâima) haazır bulunmak üzere oğullar verdiğim, (yaşayışını, ömrünü, evlâdlarını) yaydığım (bol bol ihsan etdiğim o kâfir adam) ı bana bırak.
Hayrat Neşriyat (12-13) Ona, (kapladığı yerler dahi pek) uzun olan bir mal ve (her işinde) yanında hazır oğullar verdim!
İbni Kesir Görülen oğullar verdiğimi,
İskender Evrenosoğlu Ve her zaman yanında olan oğullar (verdim).
Kadri Çelik (Göz önünde) Hazır çocuklar (verdim).
Mehmet Ali Eroğlu (12-13) Evvelce bir çokça mal vermiştim. Gözünün önünde verdim bir çok oğullar.
Mehmet Okuyan Göz önünde olan çocuklar (verdim).
Muhammed Celal Şems Gözler önünde bulunan evlatlar (da yarattım.)
Muhammed Esed ve (sevginin) şahitleri olarak çocuklar,
Mustafa Çevik 11-15 Davet edilmekte oldukları hayat nizamına uysunlar diye yaratıp da mal mülk ve evlat verip bunca nimetle donattığım halde gözü doymayan, nankörlük edip davetimden yüz çevirenlerin hesaplarını görmek Bana aittir. Bunlar için cehennemde ağır boyunduruklar, yakıcı bir azap ve boğazdan geçmeyen yiyecekler vardır.
Mustafa İslamoğlu Bir de (cömertliğimin) şahitleri olan çocuklar...
Ömer Nasuhi Bilmen (13-15) Ve yanında hazır oğullar (verdim). Ve onun için bir döşemekle döşeyiverdim. Sonra da arttırayım diye tamahkar bulunuyor.
Ömer Öngüt Göz önünde duran oğullar verdim.
Şaban Piriş Göz önünde oğullar verdim.
Sadık Türkmen Ve ona, yanında hazır bulunan oğullar verdim.
Seyyid Kutub Gözü önünden ayrılmayan evlatlar verdim.
Suat Yıldırım (11-14) Mal ve ailesiz, tek olarak yarattığım, sonra çok çok mal, servet ve etrafında dolaşan oğullar verdiğim, her türlü imkânı önüne serdiğim, o adamın hakkından gelmeyi sen Bana bırak!
Süleyman Ateş Göz önünde oğullar (verdim).
Süleymaniye Vakfı Yanından ayrılmayan oğullar[*] verdim.

[*] Arapça’da kızlardan oluşan bir topluluğun içinde bir tane oğlan olsa, o topluluğa erkek zamir gider. Dolayısıyla ayette belirtilen “oğullar (beni)” erkek ve kız evlatlar anlamına gelir. Aynı kullanım şekli “İsrailoğulları (beni israil)” geçen ayetlerde de vardır ve Yakub’un (a.s.) soyundan gelen kadın ve erkekler anlamına gelir. Türkçe’de de ‘oğul’ ve ‘adam’ kelimelerinin hem kadın hem erkekleri ifade edecek şekilde kullanımı vardır. Örneğin: karamanoğulları, bilim adamı, işa damı. Son yıllarda cinsiyet ayrımcılığı konusunda yaşanan gelişmeler nedeniyle bu konuda bir duyarlılık oluşmuş ve toplum nezdinde içinde kadın olan topluluğa erkek zamir kullanılmasına yönelik bir tavır sergilenmeye başlanmıştır. Bu haklı tavır nedeniyle Kur’an metnine ön yargılı davranabilecek Türk okuyucuyu bilgilendirmek, onu bir nebze olsun ön yargılardan uzak ve dil bilimine uygun bir yaklaşımla ayetleri okuyabilmesine yardımcı olabilmek üzere bu ek açıklamaya ihtiyaç duyulmuştur. Her dilin kendine has kuralları ve yapısı vardır. Kur’an Arapça olarak indirildiğinden o dilin kurallarına uygundur. Erkek zamirli ifadelerin kullanılmış olması o dili kullanan topluluğun ayrımcılığına delil olabilir ancak o dilde indirilen kutsal kitapların cinsiyet ayrımcılığına delil olmaz. Bu örneğin tam zıttı olarak, Arapça’da, bir topluluk için “kızlar, kadınlar’ ifadesi kullanıldığı takdirde o topluluğun içinde hiç erkek yoktur.

Tefhim-ul Kuran Göz önünde hazır çocuklar (verdim),
Ümit Şimşek Ve dizinin dibindeki evlâtlarını verdim.
Yaşar Nuri Öztürk Göz doyurucu oğullar verdim.

Bir sureye/ayete tıkladığınızda mealler ilk başta yazar ismine göre alfabetik olarak sıralanır. Yazar isminin solundaki kutucuğu yukarı/aşağı taşıyarak sıralamayı istediğiniz gibi değiştirebilirsiniz. Tarayıcınızın çerezlerini silmediğiniz sürece tercihiniz daha sonraki ziyaretlerinizde hatırlanacaktır. Ayrıca bir yazarın ismine sağ tıklayarak bu yazarın mealinin en üstte veya en altta görünmesini de sağlayabilirsiniz.