13 - Ra’d suresi 22. âyet meali

وَالَّذِينَ صَبَرُواْ ابْتِغَاء وَجْهِ رَبِّهِمْ وَأَقَامُواْ الصَّلاَةَ وَأَنفَقُواْ مِمَّا رَزَقْنَاهُمْ سِرًّا وَعَلاَنِيَةً وَيَدْرَؤُونَ بِالْحَسَنَةِ السَّيِّئَةَ أُوْلَئِكَ لَهُمْ عُقْبَى الدَّارِ
Vellezîne saberûbtigâe vechi rabbihim ve ekâmûs salâte ve enfekû mimmâ rezaknâhum sirren ve alâniyeten ve yedreûne bil hasenetis seyyiete ulâike lehum ukbed dâr(dâri).
  
vellezîne (ve ellezîne) ve o kimseler, onlar
saberû sabredenler
ibtigâe aradı, istedi, diledi
vechi rabbi-him Rab'lerinin yüzünü, Zat'ını
ve ekâmû es salâte ve namazı ikame ederler
ve enfekû ve infak ettiler (Allah için) harcadılar
mim-mâ şey(ler)den
rezaknâ-hum onları rızıklandırdık
sirren gizli olarak
ve alâniyeten ve alenî olarak, açıkça
ve yedreûne ve giderirler, savarlar
bi el haseneti es seyyiete kötülüğü iyilik ile
ulâike işte onlar
lehum onlarındır, onlar için vardır
ukbe ed dâri (bu) diyarın (bu dünyanın) sonucu
   
Abdulbaki Gölpınarlı Onlar, Rablerinin rızâsını dileyerek sabrederler, namaz kılarlar, kendilerini rızıklandırdığımız şeyden, gizli ve açık harcarlar ve kötülüğü iyilikle giderirler. Öyle kişilerdir onlar ki onlarındır güzel sonuç.
Abdullah Aydın Onlar ki, sırf Rablerinin rızasını kazanmak için sabrederler. Namazı dosdoğru kılarlar, kendilerine verdiğimiz rızıktan gizli ve açık olarak (hayır için) harcarlar, kötülüğü de iyilikle savarlar. İşte bunlar (adı geçenler var ya) dünya yurdunun (güzel) sonucu, (ahiret saadeti) onlar içindir.
Abdullah Parlıyan Ve yine onlar ki, Rablerinin rızasını arzu ederek her türlü güçlüklere göğüs gerip, namazda kararlılık gösterirler, kendilerine rızık olarak verdiklerimizden gizli açık başkaları için harcarlar ve kötülükleri iyiliklerle savarlar. İşte bunlar için, öyle güzel bir sonuç vardır ki.
Adem Uğur Yine onlar, Rablerinin rızasını isteyerek sabreden, namazı dosdoğru kılan, kendilerine verdiğimiz rızıklardan gizli ve açık olarak (Allah yolunda) harcayan ve kötülüğü iyilikle savan kimselerdir. İşte onlar var ya, dünya yurdunun (güzel) sonu sadece onlarındır.
Ahmed Hulusi Yine onlar Rablerinin vechini (cennet yaşamı olan rabbanî kuvvelerin açığa çıkışı yaşamını) arzulayarak sabrettiler (mevcut şartlarına); salâtı ikame ettiler ve kendilerinde açığa çıkardığımız yaşam gıdasından gizli ve açık olarak bağışta bulundular. . .  Yaptıkları yanlışları (arkasından yapacakları) güzel fiillerle yok ederler. . . İşte onlarındır geleceğin vatanı!
Ahmet Davudoğlu Onlar ki, Rablerinin rızasını kazanmak için sabrederler, namazı dosdoğru kılarlar. Kendilerine verdiğimiz rızıklardan gizli ve aşikar infak ederler. Kötülüğü de iyilikle defederler. İşte bunlar var ya (dünya) yurdunun (iyi) sonucu onlarındır.
Ahmet Tekin Onlar, Rablerinin rızasını kazanmak arzusuyla, sabrederek mücadeleye devam edenler, namazı âdâbına riâyet ederek, aksatmadan âşikâre kılanlar, kendilerine verdiğimiz rızık ve servetten gizli ve açık Allah yolunda karşılık beklemeden, gönüllü harcayanlar, insanların ihtiyaçlarını görenler, devletle, iyilikle, güzel metotlar kullanarak kötülüğü, anarşiyi ortadan kaldıranlardır. İşte dünya hayatının mutlu sonucu, âhiret saadeti onlarındır.
Ahmet Varol Onlar Rabblerinin rızasını dileyerek sabreder, namazı kılar, kendilerine rızık olarak verdiklerimizden gizli ve açık infak eder ve kötülüğü iyilikle savarlar. İşte bu (dünya) yurdun(un) sonu onlar içindir.
Ali Arslan İşte onlar Rablerinin rızasını isteyerek sabredenler.
Ali Bulaç Ve onlar, Rablerinin yüzünü (hoşnutluğunu) isteyerek sabrederler, namazı dosdoğru kılarlar, kendilerine rızık olarak verdiklerimizden gizli ve açık infak ederler ve kötülüğü iyilikle savarlar. İşte onlar, bu yurdun (dünyanın güzel) sonucu (ahiret mutluluğu) onlar içindir.
Ali Fikri Yavuz Onlar ki, Rablerinin rızasını kazanmak için sabrederler, namazı gereği üzere kılarlar, kendilerine verdiğimiz rızıktan gizli ve aşikâr harcarlar, kötülüğü de iyilikle savarlar, işte bunlar (adı geçenler var ya), ahiret saadeti onlar içindir.
Ali Ünal Yine onlardır ki, Rabbilerinin rızasını kazanma arzu ve iştiyakıyla (O’nun yolunda karşılaştıkları her zorluğa) sabreder, namazı bütün şartlarına riayet ederek vaktinde ve aksatmadan kılar, kendilerine rızık olarak verdiğimiz her şeyden (Allah yolunda ve muhtaçlar için) gizli ve açık infakta bulunur ve kötülüğü daima iyilikle savarlar. Onlarındır nihaî Âhiret yurdu:
Arif Pamuk Yine onlar, Rablerinin rızasını isteyerek sabreden, namazı dosdoğru kılan, kendilerine verdiğimiz rızıklardan gizli ve açık olarak Allah yolunda harcayan ve kötülüğü iyilikle savan kimselerdir. İşte bunlar var ya, dünya yurdunun güzel sonu sadece onlarındır.
Bahaeddin Sağlam Onlar ki, sahipleri olan Allah'ın öz rızasını kazanmak için sabrederler.
Bayraktar Bayraklı Onlar, Rabblerinin rızasını arzulayarak sabrederler; namazı kılarlar, kendilerine verdiğimiz rızıklardan gizli ve açık dağıtırlar ve kötülüğü güzellikle savarlar. İşte bu dünyanın iyi sonucu bu amelleri yapanlar içindir.
Bekir Sadak (22-24) Onlar, Rablerinin rizasini dileyerek sabrederler, namazi kilarlar; kendilerine verdigimiz riziktan, gizlice ve acikca sarfederler; iyilik yaparak kotulugu ortadan kaldirirlar; iste onlara bu dunyanin iyi sonucu, girecekleri Adn cennetleri vardir; babalarÙnÙn, eslerinin, cocuklarÙnÙn iyi olanlarÙ da oraya girerler. Melekler her kapÙdan yanlarÙna girip: «Sabretmenize karsÙlÙk size selam olsun; burasÙ dunyanÙn ne guzel bir sonucudur!» derler.
Celal Yıldırım (22-23-24) Onlar ki, Rablarının rızâsını dileyerek sabrettiler, namazı dosdoğru kıldılar, kendilerine verilen rızıklardan gizli-açık (Allah için, Allah yolunda) harcadılar ve (hepsiyle birlikte) kötülüğü iyilikle savarlar; işte onlara Dünya yurdunun güzel bir sonucu (tatlı bir ürünü), girecekleri ADN Cennetleri vardır; babalarından, eşlerinden, çocuklarından kendini düzeltip iyiler sınıfına girenler de onlarla beraber gireceklerdir. Melekler her kapıdan onların yanına girerler de, «sabretmenize karşılık selâm size ; burası Dünya yurdunun ne güzel sonucudur» derler.
Cemal Külünkoğlu Onlar ki, Rablerinin rızasını kazanmak için sabrederler, namazı gereği üzere kılarlar, kendilerine verdiğimiz rızıktan gizli ve aşikâr (Allah yolunda) harcarlar, kötülüğü de iyilikle savarlar. İşte (geçici dünyanın ardından) gelecek olan ahiret yurdu bunlarındır.
Diyanet İşleri (eski) (22-24) Onlar, Rablerinin rızasını dileyerek sabrederler, namazı kılarlar; kendilerine verdiğimiz rızıktan, gizlice ve açıkça sarfederler; iyilik yaparak kötülüğü ortadan kaldırırlar; işte onlara bu dünyanın iyi sonucu, girecekleri Adn cennetleri vardır; babalarının, eşlerinin, çocuklarının iyi olanları da oraya girerler. Melekler her kapıdan yanlarına girip: 'Sabretmenize karşılık size selam olsun; burası dünyanın ne güzel bir sonucudur!' derler.
Diyanet Vakfi Yine onlar, Rablerinin rızasını isteyerek sabreden, namazı dosdoğru kılan, kendilerine verdiğimiz rızıklardan gizli ve açık olarak (Allah yolunda) harcayan ve kötülüğü iyilikle savan kimselerdir. İşte onlar var ya, dünya yurdunun (güzel) sonu sadece onlarındır.
Edip Yüksel Ve onlar ki sadece Rab’lerinin onayını kazanmak için sabredip direnirler, namazı gözetirler, kendilerine verdiğimiz rızıklardan gizli ve açık yardım için harcarlar ve kötülüğü iyilik ile savarlar. Son durağı onlar hak etmişlerdir.
Elmalılı Hamdi Yazır Ve onlar ki Mevlâlarının rızasına ermek için sabretmekte, namazı dürüst kılmakda, kendilerine verdiğimiz rızıklardan gizli açık infak eylemektedirler, ve seyyieyi hasene ile defederler, işte bunlar, Dünya yurdunun ukbası onlara
Erhan Aktaş Ve o kimseler, sabırla Rabb’lerine yönelirler ve salâtı ikâme ederler1, kendilerine verdiğimiz rızıktan gizli ve açık infak2 ederler, kötülüğü iyilikle savarlar; dünya yurdunun sonucu onlar içindir.

1- Yardımlaşma ve dayanışmayı canlı ve diri tutarlar ve gereği gibi yerine getiriler. 2- İhtiyaç sahiplerine verirler.
Gültekin Onan Ve onlar rablerinin yüzünü (hoşnutluğunu) isteyerek sabrederler, namazı dosdoğru kılarlar, kendilerine rızık olarak verdiklerimizden gizli ve açık infak ederler ve kötülüğü iyilikle savarlar. İşte onlar, bu yurdun (dünyanın güzel) sonucu (ahiret mutluluğu) onlar içindir.
Hakkı Yılmaz (19-24) Peki, şüphesiz Rabbinden sana indirilenin gerçek olduğunu bilen kimse, kör olan kimse gibi midir? Şüphesiz ancak kavrama yetenekleri olan kişiler;
Allah'a verdiği sözleri yerine getiren ve antlaşmayı bozmayan,
Allah'ın birleştirilmesini istediği şeyi; iman ve ameli birleştiren,
Rablerine saygıyla, sevgiyle, bilgiyle ürperti duyan ve hesabın kötülüğünden korkan kişiler,
Rablerinin rızasını kazanmak arzusuyla sabretmiş,
salâtı ikame etmiş [mâlî yönden ve zihinsel açıdan destek olma; toplumu aydınlatma kurumları oluşturmuş, ayakta tutmuş],
kendilerine verdiğimiz rızıklardan gizli ve açık Allah yolunda harcamış
ve çirkinlikleri güzelliklerle ortadan kaldıran kişiler öğüt alıp düşünürler.

İşte onlar, bu yurdun âkıbeti; adn cennetleri kendilerinin olanlardır. Onlar, atalarından, eşlerinden ve soylarından sâlih olanlar Adn cennetlerine gireceklerdir. Görevli güçler/ haberci âyetler de her kapıdan yanlarına girerler: “Sabretmiş olduğunuz şeylere karşılık size selâm olsun! Bu yurdun sonu ne güzeldir!”
Harun Yıldırım Yine onlar, Rablerinin rızasını isteyerek sabreden, namazı dosdoğru kılan, kendilerine verdiğimiz rızıklardan gizli ve açık olarak (Allah yolunda) harcayan ve kötülüğü iyilikle savan kimselerdir. İşte onlar var ya, dünya yurdunun (güzel) sonu sadece onlarındır.
Hasan Basri Çantay Onlar ki (sırf) Rablerinin rızaasını isteyerek (her zorluğa) katlanırlar, namazı dos doğru kılarlar, kendilerine verdiğimiz rızıkdan gizli ve aşikâr (hayır yoluna) harcarlar, kötülüğü iyilikle savarlar, işte onlar, onlar için bu dâr (-i dünyân) ın (iyi) bir sonucu vardır.
Hasan Tahsin Feyizli Onlar ki, (yalnız) Rablerinin rızâsını dileyerek (nefislerine zor gelen şeylere) sabrederler.
Hayrat Neşriyat Ve onlar ki, Rablerinin rızâsını arzu ederek sabrederler, namazı hakkıyla kılarlar, kendilerini rızıklandırdığımız şeylerden gizlice ve açıkça (Allah yolunda) sarf ederler ve kötülüğü iyilikle savarlar; işte onlar var ya, onlara (dünya) yurdun(un güzel) âkıbeti vardır.
Hüseyin Atay, Yaşar Kutluay Onlar, Rablerinin rızasını dileyerek sabrederler.
Hüseyin Kaleli “Rablerinin rızasını isteyerek sabredenler de, namazları kılanlar da, kendilerine verdiğimiz rızıklardan da gizli ve açık olarak harcayanlar, kötülüğü de iyilik ile savanlar. İşte bunlar, yurdun akıbeti ancak kendilerinindir.”
İbni Kesir Ve onlar ki; Rabblarının rızasını dileyerek sabrederler, namazı kılarlar, kendilerine verdiğimiz rızıktan, gizlice ve açıkça infak ederler. Kötülüğü iyilik yaparak ortadan kaldırırlar. İşte onlara bu dünyanın karşılığı;
İskender Evrenosoğlu Onlar, sabırla Rab'lerinin vechini (Zat'ını, Zat'a ulaşmayı ve Allah'ın Zat'ını görmeyi) dileyenler ve namazı ikame edenler, onları rızıklandırdığımız şeylerden gizli ve açıkça infâk edenlerdir. Ve seyyiati, hasenat ile (iyilikle) savan kimselerdir. İşte onlar için, bu dünyanın (güzel bir) akıbeti (sonucu) vardır.
İsmail Mutlu, Şaban Döğen Onlar ki, Rablerinin rızasını arayarak sabretmişler, namazlarını dosdoğru kılmışlar, kendilerine rızık olarak verdigimiz şeylerden gizli ve açık bağışta bulunmuşlar, kötülüğe iyilikle karşılık vermek ve günahın ardından bir sevap işlemek suretiyle kötülüğü iyilikle gidermişlerdir. Bu dünyanın sonunda güzel bir akıbet işte onlar içindir.
Kadri Çelik Ve onlar Rablerinin yüzünü (hoşnutluğunu) isteyerek sabrederler, namazı dosdoğru kılarlar, kendilerine rızık olarak verdiklerimizden gizli ve açık infak ederler ve kötülüğü iyilikle savarlar. İşte onlar (var ya), bu yurdun (güzel) sonucu (ahiret mutluluğu) onlar içindir.
Mehmet Ali Eroğlu Dosdoğru namazını kılan, Rablerinin rızasını isteyerek sabredenlerdir Rızık olarak kendilerine verdiklerimizden gizli ve açık infak ederler. Ayrıca kötülüğe iyilikle mukabele ederler. İşte ahiret mutluluğu onlarındır.
Mehmet Okuyan Onlar Rablerinin rızasını isteyerek sabreden, namazı doğru kılan, kendilerine rızık olarak verdiğimiz şeylerden gizli ve açık olarak (Allah yolunda) infak eden (veren) ve kötülüğü iyilikle savan kişilerdir. İşte onlar var ya, (dünya) yurdunun (güzel) sonu sadece onlarındır.
Muhammed Celal Şems Rablerinin hoşnutluğunu kazanmak için sebat gösterirler. Namazı dosdoğru kılarlar. Kendilerine verdiklerimizden hem gizli, hem açık olarak (yolumuzda) harcarlar. Kötülüğü iyilikle giderirler. (Kalınacak) evin en iyi sonu, onlar için (mukadder) kılınmıştır.
Muhammed Esed ve onlar ki, Rablerinin teveccühünü umarak güçlüklere göğüs gerip, namazda kararlılık gösterirler; kendilerine rızık olarak verdiklerimizden gizli açık başkaları için harcarlar, kötülüğü iyilikle savarlar. İşte, ahirette erişilecek olan nihai huzur böylelerine özgüdür;
Mustafa Çevik 19-24 Ey Peygamber! Kur’an ile davet edilen hayatı yaşamaya çalışan kimseyle, bu gerçeğe gözünü kapayıp kulağını tıkayan ve sırtını dönen kimse bir olur mu? Bunu ancak temiz akıl sahipleri düşünüp anlarlar. Onlar Allah’a iman ederek verdikleri sözlerinde dururlar. İşte böyleleri Allah’ın birleştirilmesini emrettiği Allah, Rab ve ilah bütünlüğünü kurar (yaratan sahip ve yöneten), bu bütünlüğü birbirinden ayırıp tevhidi bozmazlar. Allah’ın daveti olan hayat nizamından kopuk yaşamanın, âhiretteki azabından da korkarlar. Ayrıca bu mü’minler, Allah’ın rızasına uygun yaşamak ve onu yaşatmak uğrunda karşılaştıkları sıkıntılara karşı imanlarından taviz vermeden direnir, namazlarını titizlikle kılar, Allah’ın kendilerine rızık olarak verdiklerinden gizli ve açık O’nun yolunda harcar, kötülükleri iyilikle ortadan kaldırırlar. İşte bunlar ödüllendirilerek mutlu sona kavuşacaklar ve Adn cennetlerinde dünya hayatlarında kendileri gibi Allah’ın davetine uygun yaşamış olan anaları babaları, kardeşleri, eşleri ve çocukları ile birlikte olacaklar. Âhirette görevli melekler yanlarına gelerek onlara; “Selam olsun sizlere! Allah’ın davetini yaşamak ve yaşatmak uğrunda gösterdiğiniz gayretin sonucu olarak güven, huzur ve mutluluk içinde yaşamak üzere cennete girin ve nimetlerinden yararlanın” diyecekler.
Mustafa İslamoğlu İşte onlar Rablerinin rızasını elde etme yolunda sebat gösterirler; hem salatı ikame ederler hem de kendilerine verdiğimiz nimetlerden gizlice ve açıktan sarf ederler; dahası, kötülüğü iyilikle ortadan kaldırırlar. İşte onlar, (bu) diyarın mutlu sona ulaşacak sakinleridirler.
Nedim Yılmaz Bunlar Rablerinin rızasını kazanmak maksadıyla sabreden, namazı kılan, kendilerine verdiğimiz rızıktan Allah yolunda gizli ve açık olarak harcayan ve iyilik yaparak kötülüğü savan kimselerdir. İşte bu dünya yurdundaki güzel sonuç onlarındır.
Ömer Nasuhi Bilmen Ve onlar ki, Rablerinin rızasını isteyerek sabretmişlerdir ve namazı doğruca kılmışlardır ve kendilerine merzûk ettiğimiz şeylerden gizlice ve âşikâre olarak infakta bulunmuşlardır ve kötülüğü iyilik ile def'ederler, işte onlar için bu dünyada iyi bir akıbet vardır.
Ömer Öngüt Onlar ki, Rablerinin rızâsına ermek için sabrederler, namazı kılarlar, kendilerine verdiğimiz rızıktan gizli ve açık (Allah yolunda) harcarlar ve kötülüğü iyilikle savarlar. İşte dünya yurdunun sonucu onlar içindir.
Ömer Rıza Doğrul Onlar ki, Rablerinin rızası uğrunda her (eziyete) göğüs gerip sabrederler, namazı dosdoğru kılarlar, kendilerine verdiğimiz rızıktan gizli aşikar harcederler ve fenalığa karşı iyilikle gelirler. İşte bunlar için öyle güzel bir akıbet vardır ki,
Şaban Piriş Onlar, Rablerinin rızasını kazanmak için sabredenler, namazı kılanlar; kendilerine verdiğimiz rızıktan, gizli ve açık olarak sarfedenler; iyilik yaparak kötülüğü ortadan kaldıranlardır. İşte onlar için yurdun en iyisi vardır.
Sadık Türkmen Onlar, Rablerinin rızasına ermek için sabreden, namazı gereği gibi kılan, kendilerinin elinde bulunan rızıklardan; gizli olarak ve açıktan Allah’ın tavsiye ettiği şekilde harcayan ve kötülüğü iyilikle ortadan kaldıranlardır. İşte bunlar için dünya yurdunun iyi sonucu vardır.
Seyyid Kutub Yine onlar, Allah'ın hoşnutluğunu kazanmak amacı ile sabrederler, namazı kılarlar, kendilerine verdiğimiz rızıktan gizlice ve açıkça hayır yolunda harcarlar, kötülüğü iyilikle savarlar. İşte geçici dünyanın ardından gelecek olan mutlu akıbet onları bekliyor.
Suat Yıldırım Onlar, sırf Rab’lerinin rızasını kazanmak için sabreder, namazı tam gerektiği şekilde kılarlar. Kendilerine ihsan ettiğimiz rızıklardan gerek gizli, gerek açık bir tarzda bağışta bulunur ve kötülüğe iyilikle mukabele ederler. İşte onlardır dünya diyarının güzel âkıbetini kazananlar.
Süleyman Ateş Ve onlar Rablerinin yüzünü (rızâsını) arzu ederek (nefsin gücüne giden şeylere) sabrederler; namazı kılarlar, kendilerine verdiğimiz rızıktan gizli ve açık olarak (hayır yoluna) harcarlar ve kötülüğü iyilikle savarlar. İşte şu yurdun sonucu onlarındır:
Süleymaniye Vakfı Yine bunlar, Rableri yüzlerine baksın diye sabreden[*], namazı tam kılan, kendilerine verdiğimiz rızıktan, gizli açık harcayan ve kötülüğü iyilikle savan kimselerdir. O son yurt işte onlarındır.

[*]  Sabır: Zorluklara göğüs germek, katlanmak, dayanmak. Bkz Bakara 2/45 ve dipnotu

Talat Koçyiğit Rablerinin yüzü suyu hürmetine sabredenler.
Tefhim-ul Kuran Ve onlar Rablerinin yüzünü (hoşnutluğunu) isteyerek sabrederler, namazı dosdoğru kılarlar, kendilerine rızık olarak verdiklerimizden gizli ve açık infak ederler ve kötülüğü iyilikle savarlar. İşte onlar, bu yurdun (dünyanın güzel) sonucu (ahiret mutluluğu) onlar içindir.
Ümit Şimşek Onlar, Rablerinin rızasını umarak sabrederler, namazı dosdoğru kılarlar, onlara rızık olarak verdiğimiz şeylerden gizli ve açık bağışta bulunurlar, kötülüğü de iyilikle savarlar. Dünya yurdunun hayırlı sonu işte onlar içindir.
Yaşar Nuri Öztürk Onlar, Rablerinin yüzünü arzulayarak sabrederler, namazı kılarlar, kendilerine verdiğimiz rızıklardan gizli ve açık dağıtırlar ve kötülüğü güzellikle savarlar. İşte bunlar içindir ölümsüz yurt.

Bir sureye/ayete tıkladığınızda mealler ilk başta yazar ismine göre alfabetik olarak sıralanır. Yazar isminin solundaki kutucuğu yukarı/aşağı taşıyarak sıralamayı istediğiniz gibi değiştirebilirsiniz. Tarayıcınızın çerezlerini silmediğiniz sürece tercihiniz daha sonraki ziyaretlerinizde hatırlanacaktır. Ayrıca bir yazarın ismine sağ tıklayarak bu yazarın mealinin en üstte veya en altta görünmesini de sağlayabilirsiniz.