min hâ - oradan

  
Abdulbaki Gölpınarlı Tanrı in oradan dedi, artık orada kalıp ululanamazsın, çık, şüphe yok ki sen alçaklardansın.
Abdullah Parlıyan Allah: “Madem öyle, haydi in o bulunduğun konumdan; çünkü orada büyüklük taslayıp kafa tutman yakışık almaz. Çık git, artık sen gerçekten alçaklardansın.”
Adem Uğur Allah: Öyle ise, "İn oradan!" Orada büyüklük taslamak senin haddin değildir. Çık! çünkü sen aşağılıklardansın! buyurdu.
Ahmed Hulusi Buyurdu: "İn makamından!. . Bir başkasına büyüklük taslama makamı değildir bulunduğun makam! Çık! Muhakkak ki sen (böyle düşünmekle) kendini küçülttün!"
Ahmet Tekin Allah:'Öyleyse ayrıl buradan. Burada büyüklük taslayıp serkeşlik etmek senin haddin değildir. Çık! Sen alçaklardan-aşağılıklardansın.' buyurdu.
Ahmet Varol (Allah): 'Öyleyse oradan in. Orada büyüklenmeye hakkın olamaz. Çık. Sen küçük düşürülenlerdensin' dedi.
Ali Bulaç (Allah:) "Öyleyse ordan in, orda büyüklenmen senin (hakkın) olmaz. Hemen çık. Gerçekten sen, küçük düşenlerdensin."
Ali Fikri Yavuz Allâh Tealâ şöyle buyurdu: “- Hemen in oradan (cennetten), sana cennette kibirlenmek (kendini büyük görmek) gerekmez. Haydi çık, çünkü sen, hor ve bayağı kimselerdensin.”
Ali Ünal Allah, şöyle buyurdu: “Çabuk in oradan; bulunduğun o yerde ve konumda sana öyle büyüklenme hakkı tanınmamıştır. Derhal çık, artık sen zelil ve alçaklardansın.”
Bayraktar Bayraklı Allah, “Öyle ise, oradan in! Orada büyüklük taslamak senin haddin değildir. Çık, çünkü sen aşağılıklardansın” buyurdu.
Bekir Sadak Ona, «Insanlarin tekrar dirilecekleri gune kadar beni ertele» dedi.
Celal Yıldırım (Allah ona:) «İn oradan, sana orada büyüklük taslayıp gururlanmak gerekmez; çık, çünkü elbette sen alçağın tekisin !» buyurdu.
Cemal Külünkoğlu (Allah:) “Öyleyse oradan in! Orada büyüklük taslaman senin (hakkın) olamaz. Hemen çık. Gerçekten sen, aşağılanmış kimselerdensin” buyurdu.
Diyanet İşleri (eski) Ona, 'İn oradan, orada büyüklenmek sana düşmez, defol, sen alçağın birisin' dedi.
Diyanet Vakfi Allah: Öyle ise, «İn oradan!» Orada büyüklük taslamak senin haddin değildir. Çık! çünkü sen aşağılıklardansın! buyurdu.
Edip Yüksel “Oradan aşağı in“ dedi, “Orada büyüklük taslayamazsın. Defol. Değerini yitirdin!“
Elmalılı Hamdi Yazır Hemen, buyurdu: in oradan ne haddine ki orada tekebbür edesin, haydi çık, çünkü sen alçaklardansın
Erhan Aktaş “Hemen oradan in; orada büyüklük taslamak haddin değil. Hemen oradan çık. Sen aşağılanmışlardansın.” dedi.
Gültekin Onan (Tanrı:) "Öyleyse oradan in, orada büyüklenmen senin (hakkın) olmaz. Hemen çık. Gerçekten sen küçük düşenlerdensin."
Hakkı Yılmaz Allah, “Öyleyse oradan hemen alçal, senin için orada büyüklük taslamak olmaz, hemen çık, sen kesinlikle aşağılıklardansın” dedi.
Harun Yıldırım “O halde hemen in oradan, senin için orada büyüklenmek yoktur! Hemen çık, çünkü sen aşağılıklardansın!” buyurdu.
Hasan Basri Çantay (Allah) öyleyse, dedi, hemen in oradan. Artık senin orada kibirlenmen, kafa tutman gerekmez. Hemen çık (git). Çünkü sen alçaklardansın.
Hayrat Neşriyat (Allah şöyle) buyurdu: 'Haydi hemen in oradan! Orada (Cennette) kibirlenmek haddine düşmez; haydi çık, çünki sen alçaklardansın!'
İbni Kesir Buyurdu ki: Öyle ise: İn oradan, artık büyüklenmek sana düşmez. Hemen çık sen alçaklardansın.
İskender Evrenosoğlu (Allahû Tealâ): “Öyleyse oradan in! Artık orada senin kibirlenmen olmaz. Hemen oradan çık. Muhakkak ki, sen alçaklardansın.” buyurdu.
Kadri Çelik Ona, “Öyleyse in oradan! Orada büyüklük taslaman senin haddin değildir. Hemen çık. Gerçekten sen, aşağılıklardansın.” dedi.
Mehmet Ali Eroğlu (Rab): "Madem öyleyse in oradan. Orada kibir hakkın olamaz, büyüklenemezsin. Artık hemen çık git. Hakikaten sen bundan sonra küçük düşürülenlerdensin.
Mehmet Okuyan (Allah) “İn oradan! Orada kibirlenmek senin haddine değildir. Çık, (git); şüphesiz ki sen aşağılıklardansın!” demişti.
Muhammed Celal Şems (Allah) dedi ki: “Öyleyse bu (Cennet’ten) çık. Burada kibirlenmek sana düşmez. Onun için çık (git oradan!) Sen, şüphesiz aşağılık kimselerdensin.”
Muhammed Esed (Allah): "Madem öyle, haydi in o bulunduğun (konum)dan; çünkü orada (o bulunduğun konumda) büyüklük taslaman yakışık almaz! Çık git artık; gerçekten, aşağılanmış kimselerden oldun sen!"
Mustafa Çevik 12-13 Bunun üzerine de Allah, İblis’e “Sana emretmeme rağmen, itaat etmeyişinin sebebi nedir?” deyince de iblis, “Ben ondan üstünüm, çünkü beni ateşten onu ise balçıktan yarattın.” dedi. Allah da, “Sana tahsis etmiş olduğum makamdan in aşağı, sen oraya layık değilsin. O makamda ancak Allah’ın emirlerine itaat edilir, O’nun emri karşısında büyüklük taslanıp fikir beyan edilmez. Derhal burayı terk et, sen aşağılık biri olmayı seçtin.” diyerek huzurundan kovdu.
Mustafa İslamoğlu (Allah): "Öyleyse in o bulunduğun yerden!" dedi, "Çünkü o (makamda) büyüklük taslamak senin haddine düşmez! Hadi, çık git artık! Çünkü sen aşağılık birisin!"
Ömer Nasuhi Bilmen Buyurdu ki: «Artık oradan aşağı in, çünkü orada senin için böbürlenmek selâhiyyeti yoktur. Artık çık, şüphe yok ki, sen alçaklardansın.»
Ömer Öngüt Allah: “İn oradan! Orada büyüklük taslamak senin haddin değildir. Defol! Çünkü sen alçağın birisin!” dedi.
Şaban Piriş Allah: -Hemen in oradan; orada senin büyüklük taslaman haddin değildir. Hemen çık (git). Sen, alçaklardansın, dedi.
Sadık Türkmen (Allah) buyurdu ki: “Hemen in oradan. Orada büyüklenmek senin ne haddine! Haydi, hemen çık! Çünkü sen alçaklardansın/aşağılanmışlardansın!”
Seyyid Kutub Allah ona o halde in oradan, orada büyüklük taslamak haddine düşmedi. Çık dışarı, sen alçağın birisin, dedi.
Suat Yıldırım "Çabuk in oradan!" buyurdu Allah, "Öyle orada kurulup da büyüklük taslamak senin haddin değildir. Çabuk çık, çünkü sen alçağın tekisin!"
Süleyman Ateş (Allâh) buyurdu: "Öyle ise oradan in, orada büyüklük taslamak senin haddin değildir. Çık, çünkü sen aşağılıklardansın!"
Süleymaniye Vakfı Allah dedi ki “Yıkıl oradan![*] Orada büyüklük taslamaya hakkın yoktur. Defol! Sen değerini yitirenlerdensin.”

[*] Yerilmiş olduğunun ifadesi

Tefhim-ul Kuran (Allah:) «Öyleyse ordan in, orda büyüklenmen senin (hakkın) olmaz. Hemen çık. Gerçekten sen, küçük düşenlerdensin.»
Ümit Şimşek Allah 'Cennetten in,' buyurdu. 'Senin orada böbürlenmeye hakkın yok. Çık oradan; sen artık küçük düşenlerdensin.'
Yaşar Nuri Öztürk Buyurdu: "O halde in oradan. Senin haddine mi orada büyüklük taslamak! Hadi çık! Sen alçaklardansın."