kitâbî - benim kitabım, benim yazım, benim mektubum

  
Abdulbaki Gölpınarlı Git, şu mektubumu götür, ver onlara, sonra biraz çekil onlardan, bak bakalım, ne cevap verecekler?
Abdullah Parlıyan “Al, bu mektubu onlara götür ve bak bakalım nasıl bir sonuca varacaklar.”
Adem Uğur Şu mektubumu götür, onu kendilerine ver, sonra onlardan biraz çekil de, ne sonuca varacaklarına bak.
Ahmed Hulusi "Şu mektubumu götür onlara bırak! Sonra bir kenara çekil de bak bakalım, hangi anlayışta olacaklar?"
Ahmet Tekin 'Şu mektubumu götür, onlara bırak. Sonra bir kenara çekil. Ne sonuca varacaklarını dikkatlice takip et.'
Ahmet Varol Şu mektubumu götür, onu kendilerine bırak; sonra onlardan biraz uzaklaş da bak ki neye başvuruyorlar.'
Ali Bulaç "Bu mektubumla git, onu kendilerine bırak sonra onlardan (biraz) uzaklaş, böylelikle bir bakıver, neye başvuracaklar?"
Ali Fikri Yavuz Bu mektubumu götür de bırak onlara. Sonra yanlarından çekil de bak, ne neticeye varacaklar.”
Ali Ünal (Sonra, yazdığı mektubu Hüdhüd’e verip,) “Bu mektubumu al götür ve (Kraliçe ile idare meclisinin) önlerine bırak. Sonra bir kenara çekil ve bak bakalım, mektubu nasıl karşılayacaklar?”
Bayraktar Bayraklı “Şu yazımı götürüp onlara at! Sonra onlardan uzaklaş da bak bakalım, nasıl davranacaklar.”
Bekir Sadak «Bu yazimi gotur, onlara at, sonra bir yana cekil, varacaklari sonuca bak.»
Celal Yıldırım «Şimdi bu mektubumu götür de onların yanına bıraktıktan sonra geri çekil, nasıl bir sonuca varacaklarına bir bak!»
Cemal Külünkoğlu “Al bu mektubumu onlara götür; sonra bir kenara çekilip onları kendi hallerine bırak ve bak bakalım, nasıl bir sonuca varacaklar?”
Diyanet İşleri (eski) 'Şu yazımı götür, onlara at, sonra bir yana çekil, varacakları sonuca bak.'
Diyanet Vakfi Şu mektubumu götür, onu kendilerine ver, sonra onlardan biraz çekil de, ne sonuca varacaklarına bak.
Edip Yüksel “Şu mektubumu onlara götürüp ilet ve sonra bir yana çekilip tepkilerini gözle.”
Elmalılı Hamdi Yazır Şu mektubumu götür bırak onlara, sonra dön kendilerinden de bak ne neticeye varacaklar
Erhan Aktaş “Bu mektubumu götür, onlara ilet. Sonra bir kenara çekilip ne tepki vereceklerini gözle.”
Gültekin Onan "Bu mektubumla git, onu kendilerine bırak sonra onlardan (biraz) uzaklaş böylelikle bir bakıver, neye başvuracaklar?"
Hakkı Yılmaz (27-28) Süleymân dedi ki: “Doğru mu söyledin, yoksa yalancılardan mısın, bakacağız. Şu mektubumu götür, onu kendilerine bırak, sonra onlardan biraz geri çekil de bak, neye dönecekler.”
Harun Yıldırım Şu mektubumu götür, onu kendilerine ver, sonra onlardan biraz çekil de, ne sonuca varacaklarına bak.
Hasan Basri Çantay «Şu mektubumu götür, onu kendilerine bırak. Sonra onlardan biraz çekil de bak neye dönecekler»?
Hayrat Neşriyat 'Bu mektûbumu götür de kendilerine bırak; sonra onlardan (biraz öteye) çekil de, ne (netîce)ye varacaklarına bak!'
İbni Kesir Şu yazımı götür, kendilerine bırak. Sonra bir yana çekil, bak; neye dönecekler.
İskender Evrenosoğlu Bu yazımı (mektubumu) götür, böylece onlara (onu) at (ulaştır). Sonra onlardan (geri) dön, neye dönecekler (ne cevap verecekler) bak!
Kadri Çelik “Şu mektubumu götür, onlara at, sonra da onlardan bir tarafa çekil; böylelikle bir bakıver, neye başvuracaklar?”
Mehmet Ali Eroğlu "Mektubu al götür, ver onlara. Sonra biraz uzaklaş dikkatlice bak. Ne sonuca varacaklardır."
Mehmet Okuyan Şu mektubumu götür ve kendilerine ver; sonra (kenara) çekil de ne sonuca varacaklarına bak!”
Metin Durali Su mektubumu (Mektup, bir kusun tasiyamayacagi bir hacimde olmak durumundadir. Kagit M.S. 1.yy icat edilmistir.) götür onu kendilerine (mektubun sadece Melikeye degil, tüm Sebe halkina yönelik oldugunu anlatmaktadir) birak; sonra geri çekil de, ne sonuca varacaklarina bak! Detayli açiklama için: https://kurankissalarininsistematigi.wordpress.com/2013/12/03/8-bolum-hz-suleyman-peygamber-ve-hudhud/
Muhammed Celal Şems “Bu mektubumu alıp git ve onların önüne koy. Sonra geri çekil. Böylece onların nasıl bir karşılık vereceklerine bak.”
Muhammed Esed "Al bu mektubumu onlara götür; sonra bir kenara çekilip onları kendi hallerine bırak ve bak bakalım, nasıl bir sonuca varacaklar".
Mustafa Çevik Bir süre sonra da Süleyman Hüdhüd’ü çağırıp, “Şu mektubu onlara ulaştır, bak bakalım benim mektubuma karşı nasıl bir tavır takınacaklar, daha sonra da dönüp bana gördüklerini anlat.” dedi.
Mustafa İslamoğlu "Bu mektubumu al onlara ulaştır; sonra onlardan uzaklaşıp bir köşeye çekil de bak bakalım, nasıl bir sonuca varacaklar."
Ömer Nasuhi Bilmen «Şu mektubum ile git, hemen onlara bırak, sonra onlardan çekil de bak ki, neye varacaklar?»
Ömer Öngüt “Şu mektubumu götür, onlara at! Sonra bir yana çekil de, ne neticeye varacaklar bir bak!”
Şaban Piriş Bu mektubumu götür ve onlara ilet, sonra onlardan biraz ayrıl ve neye başvuracaklarına bak!
Sadık Türkmen Bu mektubumu götür onlara bırak. Sonra onlardan biraz geri çekil. Neye başvuruyorlar bir bak!”
Seyyid Kutub Şu mektubumu götürüp onlara at, sonra seni göremeyecekleri bir yere çekil de bak bakalım ne gibi bir sonuca varacaklar?
Suat Yıldırım (27-28) "Bakalım, dedi Süleyman, doğru mu söyledin, yoksa yalancının teki misin, bunu anlayacağız. Sen şimdi şu mektubumu götür, bırak onların yanına, sonra onlardan biraz uzaklaş ve ne yapacaklarını gözle."
Süleyman Ateş "Bu mektubumu götür, onlara at, sonra onlardan biraz öteye çekil de bak, neye başvuruyorlar (ne yapacaklar)."
Süleymaniye Vakfı Şu mektubumu götür, onlara bırak; sonra kenara çekil de bekle; bakalım ne cevap verecekler.”
Tefhim-ul Kuran «Bu mektubumla git, onu kendilerine bırak, sonra onlardan (biraz) uzaklaş, böylelikle bir bakıver, neye başvuracaklar?»
Ümit Şimşek 'Şu mektubumu götür, onlara bırak; sonra bir kenara çekil ve ne yapacaklarına bak.'
Yaşar Nuri Öztürk "Şu yazımı götürüp onlara at. Sonra onlardan uzaklaş da bak bakalım, nasıl davranacaklar."